ES-ES ANTİbizans DEĞİLDİR, bizansın TAM KALBİDİR

Yüreğim daralıyor, iki haftadır nefes alıp veriyorum, psikologların tavsiyelerine uyuyor 1’den 40’a kadar sayıyorum içimden, sonra tekrar başa sarıyorum, kabullenemiyorum. Herşeyi kaldırabiliyor YÜREĞİM, yani Başkan maç satabilir, Yönetim Kurulu maç satabilir (Ki Yönetimde yıllardır siyah-beyaz lacivert-sarı-kırmızı formalar giyen ABİLERİMİZ (!) var.), Teknik Direktör veya Futbolcular maç satabilir…(Satmışlardır demiyorum, ihtimaldir)

Umurumda bile değil!

Çünkü bizim kültürümüzde çamurlu yollardan, adresi bilinmeyen KÖY(!) stadlarından, kamyon kasalarında gidilen deplasmanlardan, BABAlarımızın anlattığı nüfusu 50.000 iken stadı hınca hınç dolduran amcasından, ninesinden, köylüsünden kentlisine taraftarlarımızdan, kadıköyde, inönüde, samiyende stadı ikiye bölerek oturduğumuz tribünlerden, Tekirdağ’dan, Körfes’den Kasımpaşa’ya üzerinde siyah-kırmızı formalarıyla halısahalarda, her atmosferde ES-ES’imizin yanında olan BÜYÜK TARAFTARIMIZAdır sitemim. 6-0’ın intikamıda değil aslında ilgilendiren, 90 dakikasını izleyen bilir fener maçının 10 dakikası bir toplu tezahürat gerisi yalan, tribüne bir bakın yarısından çoğunda ne bir atkı ne de forma, yazık dedim kendi kendime;

Sonra bekledim bir hafta sonrasıydı ANTİbizans diye çığırtkanlık yapıyoruz ya her seferinde, Trabzonspor maçında tribünler olması gereken gibiydi, yani EFSANEYDİ, 90 dakika kesintisiz destek, atkı şovlar, Bando ES-ES…7-1’in intikamını almıştık aklı sıra.

Bize öğretilen ANTİbizans bumuydu diye sordum kendime, yani fenere tam destek. “İ.ne Trabzon olamazsın Şampiyon” tezahüratı ne anlama geliyordu? Trabzon i.ne ise ve şampiyon olamayacaksa kim olacak, fener. ES-ES dışında kimin şampiyon olacağı umrumuzda değil doğrudur, Ancak umrumda olan şeyler var, Sağ elimdeki kesik izi fenerin son şampiyonluğunda KIZILCIKLI Caddesindeki olaylardan kalma, Eskişehirsporluluk’u gittiğin otel odasındaki kapı nosunun 4326 olmasıyla, bindiğin otobüsün, trenin 26 numaralı koltuğuyla, araç plakasının başı veya sonun 34 xx 1026, telefon numarasının 0505 268XX26 olması bildik, doğan BEBEĞİMİZİN ilk hediyesi çubuklu forması, Nikah töreninde EVET derken memura, “Antep Belediye maçı n’oldu?” diye sorması bildik sevgimizi, fakat bunu kaldıramıyorum yürek, sindiremiyorum içime, varsın şampiyonluklara oynamasın takım, varsın Edirnenin ötesine sadece turistik gezi amaçlı çıkalım, varsın küme düşmemeye oynayalım, varsın küme düşelim, varsın yine BAYRAM’ın ilk günü ASAŞ’tan 3 yesin takımım, ama bir sezonda 8 maç “ETİK” cezası almasın Teknik Patronum, 3-5 maç almasın Futbolcum, yine düşmeme hesabını parmaklar yapsın yada bırakalım sevdamız ikili averaja takılsın, Ama başımız dik, Boynumuz yukarda olsun.

Bu forumla tanışmam 2000’li yılların başıdır aslında. Uzun süredir, uzun uzun takip ederim forumu, yazmam çoğu zaman susarım, sustukça susarım. Geçen gün İstanbul Halkalıdaki ilkokuluma ziyarete gittim, sınıf arkadaşım kız öğretmen olmuş, 20 sene sonra ilk kez gördüğünde “ES-ES’Lİ” diye çağırabiliyorsa bizi, anlatmaya hacet yoktur ES-ES sevgimizi. Ama yazmıyorsam foruma sebebi var, Stadda 90 dakika destek veriyorsak biz, KIRMIZI gözle dünyadan bir haber gelip bağırın lan a..na kod…larım diye bağırılırsa, deplasmanlarda polise askere esnafa masum vatandaşlara Döner bıçaklarıyla, satırlarla saldıran, 3-5 çapulcu yüzünden polisten jop ve biber gazı yiyen GERÇEK taraftarlarımıza üzüntümdendir. Yazmıyorsam tren vagonlarında Analı-Çocuklu-Yaşlısının yanında küfürler tekmeler atan üzerinde maalesef ki ES-ES atkısı olan bizans kolpalarınındır bütün suç.

Bu yüzden buraya yazmayı uygun gördüm, sürç-ü lisan ettiysem affola, maalesef ki şunu söylemeliyim: “ES-ES ANTİbizans DEĞİLDİR, bizansın TAM KALBİDİR”.