Adını Sen Koy

Artık herşeye bi başlık açılıyor.Gereksiz bence Vizyondaki filimlerde tartısılsa daha iyi olur.

Esparktaki konuşmasında ne şekilde buna deyindi bilemiyorum ama ben birçok programda eskişehirde doğduğundan ve eskişehirli olduğundan bahsettiğini biliyorum. http://tr.wikipedia.org/wiki/Melis_Birkan

Değiştirebiliyorsunuz ama sadece anlık.yada birkaç saatliğine.wikipedia dünyanın en büyük web ansiklopedisi ve kullanımı herkese açık.herkesten yeni bilgiler bekliyo.eklediğiniz bilgiler yada düzelttiğiniz içeriklerin doğruluğu kontrol edildikten ve onay aldıktan sonra kalıcı olarak yayınlanıyo.

Eskişehir'de bir söylenti çıktığında,o söz dönüp dolaşıp söylentiyi çıkarana dek ulaşır.sonunda o söylentiyi çıran bile uydurduğu yalana inanır derler.
bunu da şehrin küçüklüğüne ve bu yüzden söylentilerin kısa sürede yayılabilmesine bağlarlar.

  Melis Birkan gibi güzel bir kadının Eskişehirli olduğuna önce biz kendimizi inandırdık,sonra tüm Eskişehir olarak inanmak istedik,sonra da herzamankinden farklı bir iş yaparak,bu kez de tüm türkiye'yi inandırdık ve tüm internet alemi de sorgusuz sualsiz bu güzel kadının Eskişehirli olduğuna inanıverdi.Eskişehir kaynaklı söylentiler nedeniyle.

5 aralık 2009-Espark

"Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Melis Birkan, ANKARALI olduğunu hatırlatarak, "Eskişehir'de çekimler çok keyifliydi. Eskişehir halkına çok teşekkür ederiz, bize çok büyük destek oldular. Çekim boyunca ilgilerini eksik etmediler. İnsanların pozitifliği, filme çok güzel yansıdı. İyi ki, filmimizi burada çekmişiz. Çok keyifli set geçirdik. İyi bir film çıkardık" dedi.

http://www.netgazete.com/News/653955/%C4%B0lk_filmini_ceken_tuna_kiremitci_oyuncularina_ovguler_yagdirdi_allah_her_yonetmene_boyle_bir_ekip_nasip_etsin_.aspx

Öncelikle belirtmek isterim ki, filme kötü diyerek, filme gidip beğenecek insanlar da ön yargı bırakabilirsiniz. Şahsen sizin beğenmediğinizi başkaları beğenebilir. Forumlardan ve gruplardan okuyup, kötü eleştiriler ışığında filme gittim. Aklımda ki kötü düşünceyi silmeye çalıştım.
Filme iyi-kötü-çirkin ifadesini yazarsanız, seyirci sayısında etkileşimde bulunursanız, hepimizin istediği "Eskişehir, Türkiye'nin Hollywood'u olsun" hayalden öteye gidemez.

Gelelim filme. Bilindik, sıradan Amerikan aşk filmi gibi bir film için gitmeyiniz. Giderseniz, filmi kötü bulabilirsiniz. Son derece sanatsal içeriği yoğun, konu olarak aşktan öte dostluğun vurgulanmaya çalışıldığı bir film olmuş. Başrol oyuncusu Melis Birkan olarak tanımlansa da, bana kalırsa filmin diğer filmlere göre değişkenlik gösteren yanı başrol oyuncusunu film bittikten sonra karar verememeniz. Bu çok hoşuma gitti açıkcası.

Bazı yerlerde, Eskişehirsporlu dostlarımızın kötü yansıtıldığına dair yazılar okudum. Bence o sahne de, film kadar zevkliydi. Orada öyle bir nokta var ki, o noktayı yakalayıp düşününce insana dokunuyor.

Filmin çekildiği sahnelerin kurulduğu set ortamları, çok iyi araştırılmış. Çok güzel planlanmış. Eskişehirli olduğum için söylemiyorum, Eskişehirli olmasam, bu filmi izledikten sonra, Eskişehir'e merak salar. Günün birinde gidip görmek isterdim. (Gelirseniz, başımızın üstünde yeriniz var. Herkesin elbet has Anadolu'nun çağdaş toprağı Eskişehir'e yolu düşer.) Karakter seçimi oynayacak oyuncuya göre değil de (bunu çoğu Türk filmlerinde görüyoruz), karaktere göre oyuncu belirlenmiş. Bu da bize oynayanların daha gerçekci, filmin daha inandırıcı olmasını sağlamış. Filmin akışkanlığı konusun da serdenişte bulunanlar var. Söylediğim gibi, sıradan aşk hikayesi beyaz perdeye yansıtılmamış. Bu yüzden, insanlarımızda bu yargı oluşuyor. Filme kendinizi kaptırdığınız da, filmin bittiğini bile anlayamıyorsunuz.

Bu filme yapabileceğim tek eleştirim, son zamanlar da Türk Filmlerin de senarist ve yönetmenlerin takıntı hale getirdiği sonsuz filmler. İnsanlar filme sonunu öğrenmek amacıyla oturup izlemeye başlıyor. Ama film bittiğin de hüsrana uğruyoruz. Bu da o modaya ayak uydurmuş, son zaman filmlerinden birisi.

Hep beraber bini aşkın film izlemiş ve yorumlamışdık.Aranızdan bir hayli uzak kaldım. Ancak film izlemeye devam ediyorum. Dönüşümün bu filme denk gelmesi, ayrı bir heyecan verici. Hayat zaten film, bizde kendi filmimizin başrol oyuncularıyız.

Son nokta ise, bu şehre her yönden olduğu gibi Sanatsal açıdan da çağ atlatmış Hocamız, Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen'i film içerisinde sanata katkıda bulunurken görmek, hem mutlu ediciydi, hem de gurur vericiydi. Son zamanlarda Eskişehir'imizin gündemden düşmemesin de Hocamızın payı yadsınamaz.

Nice nice Eskişehir'in yönetmenlere set olacağı filmleri yorumlamak üzere.
Sevgilerimle Hasan Balaban.

Bu yazıyı film sever arkadaşlarımla sanal ortamda paylaşmıştım. Burada da huzurlarınıza sunmak istedim.