En güzel MARŞ bizim!!!

"Amigo Orhan köşesine çekilse de Eskişehirspor'un durumu ile yakından ilgilidir. Sezon başında bize sıkı sıkı tembih etti. "Nebi Hatipoğlu'na destek olun" diye.
Amigo Orhan'dan söz ederken Orhan'ın tribünleri yönettiği dönemlerde statta söylenen bir marş vardı. Eskişehir Marşı… Eskişehir Eskişehir, yalçın kaya sarp yeri. Kalelerden çok kuvvetli içindeki askerleri diye başlayan marşla yer gök inlerdi. Eski bir futbolcu dostumuz uyardı bizi.

"O zamanlar tribünlerde Eskişehir Marşı okunurdu. Şimdi tezahüratların çoğu yabancı. Sanırım genç nesil Eskişehir Marşı’nı bilmiyor. Daha doğrusu kimse öğretmemiş" diyor. Önerilerini de ekliyor.
"Eskişehir Marşı bastırılıp stat kapılarında dağıtılsın, Eskişehirspor maçlarında tribünlerde yine 'Eskişehir Marşı’ söylensin. Stadyumun çeşitli yerlerine Atatürk'ün Eskişehir halkı için söylediği sözler asılsın. Ne demişti Atatürk; "Efendiler; Eskişehir’i ve Eskişehir halkını çoktan tanırım... Eskişehir halkı çok büyük vatanperverlik, milletperverlik ve kahramanlık göstermiştir. İşte Eskişehir halkı bu güzide vasıflarla bezenmiş bir halktır... Gördüğüme göre aydın ve çalışkandır." Eskişehirliler olarak biz kendi gücümüzün farkında değiliz galiba.
Kendimize ait marş ve sloganlarımız varken, başkalarınınkini kullanıyoruz. (Engin Bayrı, Sakarya Gazetesi, 18.08.2008)

ESKİŞEHİR MARŞI

Eskişehir, Eskişehir, yalçın kaya sarp yeri,
Kalelerden çok kuvvetli içindeki askerleri.
İndik İzmir çarşısına, düştük düşman arkasına,
Düşman bize aman diyor, kahraman Türk ordusuna.

Güzel İzmir, Gelibolu, hep denizler torpil dolu,
Kör olası o düşmanlar, şaşırmışlar doğru yolu.
Tınaztepe, Tınaztepe, düşmanlara olsun küpe,
Düşman bize teslim olmuş, süngümüzü öpe öpe.

Kocatepe topçuları, siper almış bekçileri,
Oğlum şehit olmuş diye, ağlamasın anneleri.
Allah Allah sedaları, dağı taşı bürüdü,
Komutanlar kol kol olmuş, her taraftan yürüdü.

Köklerini savaşlardan, kurtuluş mücadelesinden alan; Anadolu'yu anlatan bir marşımız var. Kaç kentin kendine özgü marşı oldu? Hep bir ağızdan bu marşı binlerce insanın içerde ya da deplasmanda söylediğini düşünün, bu marşı dinlemeyecek tribün yoktur beyler. Elbet de basit, yalın, akılda kalıcı besteler yapmalıyız ama bizim elimizde "elmas" varken; "Hadii bi beste yapalım" diye yola çıkmak akıl kârı değildir. Bu marş bizimdir. Bu marşta tarih de vardır, mücadele de vardır, kuzusu için ağlayan ana da vardır. Bundan daha güzel bir marşın, bestenin de olması biraz güçtür.

Sin-Kaf, Harbiye Marşını, Göz Göz Karlı Kayın Ormanı türküsünü revize ederek kendine marş yapmıştır. Ama bu marş orjinaldir, klasiktir(her zaman söylenebilir), bu marş üç dükanın söylediği en güzel besteyi her mısrasıyla ezecek güçtedir. Değerli Eskişehirsporlular, bizim bu marşı yeniden hepbir ağızdan söylememiz gerekir.

EStanbul'dan hürmet ve sevgiyle...