Bu hafta puanlarımda bir düşme oldu. Bunda da başta
Altay olmak üzere
Boluspor,
İstanbulspor ve
Antalyaspor gibi takımların yarattığı hayal kırıklığı etkili oldu. Ligin ilk iki haftasına bakıldığında ilk 10 takımın iddialı olacağı gözüküyor. Özellikle
Antalyaspor,
K. Erciyesspor ve
Malatyaspor bence asıl rakiplerimiz olacaklar.
Kartalspor ise ligin sürpriz ekibi olmaya aday. Ancak ben bu çıkışlarını istikrarlı bir şekilde sürdürebileceklerine inanmıyorum, zira çok geniş bir kadroları yok. Bu arada
Orduspor ve
Sakaryaspor da ciddi rakipler olduklarını bu hafta ortaya koydukları performansla gösterdiler. Sanırım bu haftanın en iyi maçı bu maçtı.
Orduspor'un çok genç bir kadrosu var. Bu durum dirençli ve mücadeleci bir takım ortaya koyarken bu avantaj, ileride alınacak olumsuz sonuçlarla bir anda dezavantaja da dönüşebilir. Ben
Kocaelispor maçında da
Sakaryaspor'u çok beğenmiştim. Ne oynadığını bilen bir takım. Kötü sonuçlar alsalar bile istikrarlı bir takım olacakları kanaatindeyim. Kardeşimiz
Kocaelispor bu hafta önemli bir üç puan kazanarak olası krizleri ileri bir tarihe erteledi. İlk yarıda etkili bir futbol oynamalarına rağmen hala eksikleri olduğu da gözlerden kaçmadı.
Giresunspor ise bu ligin bir başka sürpriz ekibi olmaya aday. Çotanaklar bu hafta önemli bir galibiyet aldılar. Genç bir ekip olmalarının yanı sıra tecrübeli futbolculara da sahipler. Onların da orta sıralarda yer alacağını düşünüyorum.
İstanbulspor bu hafta da bekleneni veremese de Saffet Sancaklı'nın futbol kurnazlığı her zaman bu takımı diriltecek seviyede. Bu yüzden
İstanbulspor'un da bu sene orta sıralarda yer alacağını düşünüyorum.
Elazığspor bu hafta da kaybetse bile kötü bir takım değil. Herkesin söylediği gibi, biraz zamana ihtiyaçları var. Bizim defansımızı da zaman zaman zorlayan Bülent bu hafta golle tanıştı ve ilerisi için ümit verdi.
Elazığspor'un toparlanacağını düşünüyorum. Samsunspor kurduğu yeni ekip ve eski tecrübeli futbolcularının katılmasıyla
Antalyaspor'dan 1 puan almayı bildi, hatta az daha 3 puan alıyorlardı. Ancak onların da istikrarlı bir takım olacağını zannetmiyorum. Çünkü zaten başta Serkan ve Celil istikrarlı futbolcular değiller.
Karşıyaka ilk yarıda oynadığı etkili futbolla
Altay'ı sahadan silmeyi başardı. Ama bu 3 gol kimseyi aldatmasın.
Karşıyaka'dan öyle çok büyük işler beklemiyorum. Ama yine de hafife alınacak bir takım da değiller. Bu senenin en büyük sürprizi herhalde . Önemli bir transfer yapmasalar da kadrolarını korumaları onlar için önemliydi. Ancak iki maçtır çok kötü oynuyorlar. Elbet bu kötü gidiş bir yerde son bulacak.
Altay'ın bu süreci bir an evvel atlatması onlar için iyi olacak, yoksa hedeflerinden uzaklaşacaklar.
Diyarbakırspor iyi bir görünüm vermedi ama toparlanırlar, en azından küme düşmezler.
Gaziantep B. B,
Boluspor ve
Mardinspor gibi takımlar ise küme düşmenin en büyük adayları olduklarını gösterdiler. Ancak Mardin hariç diğer iki takımın da toparlanma potansiyeli var. Bu yüzden geçen seneki gibi bu senede bizi kıran kırana bir küme düşme mücadelesi bekliyor. Böyle olunca da ligin kalitesi bir kat daha artacaktır.
Gelelim bize. Eskişehirspor bu hafta, bir türlü şansının tutmadığı Gaziantep B.Belediyespor'u 4-1'lik bir skorla farklı geçmesini bildi. Ama ben yine de temkinin elden bırakılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu skorda rakibin 10 kişi kalması da çok etkili oldu. Oyuncu atılmasa da bu maçı alırdık bence ama, daha fazla zorlanırdık. Şu anda bence önemli olan uzun lig maratonunda tüm oyuncularımızın her an oynayacakmış gibi kendilerini hazır tutmaları. Erkenden havaya girip havamızı atmaktansa, bu ligin tozunu atmak en iyisi.
Henüz daha 2. hafta olduğundan çokta net yorumlar yapabilmek mümkün değil. Bu köprünün altından daha çok sular akar. "On s'engage, et puis on voit" yani, "önce bir işe girişelim, sonra görelim" diyor Napolyon. Herkesin gerçek yerini ve ne için mücadele edeceğini ilerleyen haftalar belli edecek. Bu uzun maraton sonunda umarım gülen taraf biz oluruz...