eskisehirspor.com Forum: Sigara,Alkol Ve Uyuşturucu

Yazar

Mesaj

Konu Ara

Konu seçenekleri

ccigarr

Usta Yazar

hakan
Yaş: 42
Katılım: 31/Tem/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2611

Alıntı

Cevapla

Tarih: 11/Ağu/2007 saat 23:06

İçmeyin gerçekten size söylüyoruz ama biz bi hata yapmışık bırakamıyoruz hiç başlamamak en iyisiymiş.

haramilerin saltanatını yıkacağız...

es-es2641

Usta Yazar

Ersin Eroğlu
Yaş: 38
Katılım: 30/Tem/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1309

Alıntı

Cevapla

Tarih: 11/Ağu/2007 saat 23:08

Alkol+sigara= İnsan kendi parasıyla kendine neden zarar veriyor yahu

Gel Mayıs 2008..Gelde şampiyonluğu kutlayalım...Sokaklara çıkalım hep beraber...

tepebaşılı26 Liste gör

Usta Yazar

Necati
Yaş: 54
Katılım: 05/Ağu/2007
Yer: Tepebaşı/Esk.
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2065

Alıntı

Cevapla

Tarih: 11/Ağu/2007 saat 23:10

Alıntı yapılan semihk

İşte uyuşturucunun iğrenç yüzü
İstanbul'da cahiliye dönemini hatırlatan bir olay yaşandı. Uyuşturucu müptelası bir anne-baba, ağlayan 6 aylık çocuklarını susturmak için koluna beyaz zehir enjekte etti. Fenalaşınca da hastaneye bırakıp kaçtı. Minik Mert Can, 8 aydır yoğun bakımda ölüm kalım savaşı veriyor.

Ailesinin verdiği uyuşturucu yüzünden gelişimi duran Mert Can, 8 aydır komada. Hemşire ve doktorlar, 2,5 yaşındaki hastalarının bakımına özel önem veriyor.

Mert Can'ın doğumu aslında büyük sevinç vesilesiydi. Ailesi uyuşturucu bağımlısı olmasına rağmen tıp dünyasında ender rastlanan bir şekilde sağlıklı olarak dünyaya geldi. Tarih 2005'in Ocak ayını gösteriyordu. Ancak mutlu günler kısa sürdü. Uyuşturucu, bir aileyi daha felakete sürüklüyordu. Kazandıkları parayı beyaz zehire harcayan Sevinç çifti, bebeklerini ihmal etmeye başladı. 6. ayına giren Mert Can, ihtiyaçları giderilmediği için sürekli ağlıyordu. Tahammül edemeyen anne-baba, susması için çocuğun koluna uyuşturucu enjekte etti.

İstedikleri olmuş, bebek kendinden geçmişti. Ancak saatler geçtikçe küçük yavrunun tavırları değişmeye başladı, Mert Can fenalaşıyordu. Annesi, çocuğu Şişli Etfal Hastanesi'ne götürdü. Acil servise kaydını yaptırdıktan sonra da kayıplara karıştı. İlk muayene ve tahliller, doktorları hayrete düşürdü. Uyuşturucu verilen bebeğin ciğerleri ve beyni tahrip olmuştu. Mert Can'ın tedavisine hemen başlandı, polisler de ailenin peşine düştü. Hastaneye bırakılan adrese giden polisler, eski bir otelle karşılaştı, içeride kimse kalmıyordu. Çocuğun annesinin Bursa doğumlu olduğu ve poliste daha önceden uyuşturucudan iki kaydının bulunduğu belirlendi.

Aylarca aileden haber alınamadığı için Mert Can, Sosyal Hizmetler'e bağlı Bahçelievler Çocuk Yuvası'na verildi. Tedavisi ise Bakırköy Araştırma ve Eğitim Hastanesi'nde devam etti. Talihsiz çocuk, şimdi 2,5 yaşında. Hâlâ iyileşebilmiş değil. Akciğer enfeksiyonları sebebiyle sık sık tıbbî müdahale gördüğü için hayatını yoğun bakımda sürdürüyor. Boğazına açılan delik sayesinde nefes alıyor ve gıdaların midesine enjekte edilmesiyle besleniyor. Gelişimi tamamen durmuş. Hastane yetkilileri, Mert Can'ın enfeksiyon kapma riskinin yüksek olduğu yoğun bakım servisinde kalmasını istemiyor. Mert Can'ın yoğun bakım dışında yaşayabilmesi için aspiratör denilen cihaza ihtiyaç duyuluyor. Hidrosefali rahatsızlığından dolayı etrafı algılamakta zorluk çeken talihsiz çocuk, sadece gönüllü annesinin sesine tepki veriyor. Büyük bir ihtimamla bakılan Mert Can, 2005 yılından beri Bahçelievler Çocuk Yuvası'nda kalıyor.

Nergihan Çelen

ey Allahım bu insanlıktan nasibini alamamış,hayvandan daha aşağılık bu anne babayı bildiğin gibi eyle

bu günahsız bu tertemiz sabininde sen yardımcısı ol, en kısa zamanda şifasını ver yarabbim

Allahım bizleri doğru yoldan ayırma ya rabbim.....AMİN

HER ASALETE BOYUN EĞDİREN SEN DEĞİLMİYDİN?

huso_26

Usta Yazar

Hüseyin
Yaş: -
Katılım: 31/Tem/2007
Yer: Türkiye
Online Durum: Offline
Mesajlar: 3664

Alıntı

Cevapla

Tarih: 11/Ağu/2007 saat 23:10

Alıntı yapılan ccigarr

İçmeyin gerçekten size söylüyoruz ama biz bi hata yapmışık bırakamıyoruz hiç başlamamak en iyisiymiş.

Ben bunlara başlayacağıma imkan dahi vermiyorum....

semihk

Deneyimli Yazar

semih
Yaş: 39
Katılım: 03/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 760

Alıntı

Cevapla

Tarih: 14/Ağu/2007 saat 20:51

buyrun burdan yakın...... bu da sigara içen ve söndürmeden çalılığa atan vatandaşımızın çevreye verdiği büyük zarar...

Orman yangınları söndürüldü

Muğla ve Milas'ta çıkan orman yangınlarının soğutma çalışmalarının sürdürüldüğü bildirildi.
Muğla, 12 Ağustos 2007 10:25




	Muğla Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, Muğla'da Şehitler Anıtı'nın bulunduğu bölgede 4 farklı noktada, ayrıca Kuyucak ve Milas'ın Kazıklı mevkilerinde de çıkan yangınların etkili olduğu bölgelerde inceleme yaptı. Aydın, yaptığı açıklamada, Muğla'da 4 farklı noktada çıkan yangının yol kenarından başladığını tespit ettiklerine işaret ederek, ''Bu yangın, sigara izmariti veya piknik ateşinden başlamış. Bölgede etkili olan kuraklık yüzünden yangın, kuruyan otlar ve ağaçlara sıçrayarak kısa sürede 4 farklı noktaya yayılmış'' dedi. Milas ve Kuyucak'ta çıkan 2 yangının da insan kaynaklı olduğunu düşündüklerini belirten Aydın, ''Bölgede etkili olan kuraklık yüzünden küçük yangınlar bile kısa sürede büyüyor. Kuraklık yüzünden küçük bir ateş, kısa sürede büyük bir orman yangınına dönüşüyor. Geçmiş yıllarda çıktığında kısa sürede söndürülecek küçük bir yangın, kuruyan ağaçlar nedeniyle kontrol altına alınamıyor'' diye konuştu. Muğla'da 2007 yılının 7 aylık döneminde çıkan 258 yangında bin 224 hektar ormanlık alanın zarar gördüğünü hatırlatan Aydın, ''Bir sigara izmariti, ormanları ve yüreğimizi yakıyor. Vatandaşlarımız, sıcak hava ve kuraklığı göz önünde bulundurarak daha dikkatli olmalı' dedi. Bu arada, yangınlarda, ormanda yaşayan bazı hayvanların telef olduğu bildirildi.

Başkalarının kusurlarını görmeye başladığın an, kendi kusurların için aynanın karşısına geçmen gereken andır.

semihk

Deneyimli Yazar

semih
Yaş: 39
Katılım: 03/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 760

Alıntı

Cevapla

Tarih: 17/Ağu/2007 saat 19:13

Sigara tüketiminden en çok zarar görenler anne karnındaki bebeklerdir. Sigara tiryakisi annelerin dünyaya getirdiği 100 çocuktan 65'i özürlü doğar

Gelişmiş ülkelerde sigara tüketimi giderek azalırken, gelişmekte olan ve fakir ülkelerde sigara tüketimi giderek artmaktadır.

Türkiye dünyada sigara için 7. pazardır.

Dünyada ikinci ve İngiltirenin ise en büyük sigara şirketi BRITTISH AMERICAN TABACCO'nun (BAT) patronu Martin Broughton sigara içmiyor ve sigaranın zararlı olduğunu itiraf ediyor.

Devamlı sigara içenlerin % 55 i 35 - 38 yaşı arası büyük risk altında bulunuyorlar.

Sigara içen annelerde; düşük olur, anne sütü azalır. Ani bebek ölümleri olabilir. Bebeklerin beyin ve akciğerleri zarar görür. Sigara bebekte sinizüt, rinit, kronik solunum problemleri (öksürük geniz akıntısı) yapar.(Yeşilay Dergisi)

Sigaranın sebep olduğu ölümler, diğer uyuşturucularınkinden 13 kat fazladır.

Sigara içenlerde ani ölüm, içmeyenlere oranlara 10 kat fazladır.

Bacak damarı tıkanıklarının %90'ı sigaradan kaynaklanır.

Sigara içen kadınlar, içmeyen kadınlardan 10 yaş fazla ihtiyarlamaktadır.

Sigara içen kadınlarda kısırlık 10 kat fazladır.

İnsan beynine en çok zarar veren 3 olumsuz etmenden birincisi sigara dumanıdır. Diğerleri tansiyon ve şeker.

Günde iki paket sigara içen bir kişi Hiroşima'ya atılan atom bombasının öldürücü dozuna eş değer radyoaktivite etkisi altında kalmaktadır. (Türkiye Atom Enerjisi Kurumu)

Başkalarının kusurlarını görmeye başladığın an, kendi kusurların için aynanın karşısına geçmen gereken andır.

semihk

Deneyimli Yazar

semih
Yaş: 39
Katılım: 03/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 760

Alıntı

Cevapla

Tarih: 31/Ağu/2007 saat 06:42

Sigarayı bırakan personele altın

Eskişehir Tepebaşı Belediyesi sigara kullanımıyla mücadele etmek için ilginç bir uygulama başlattı.

Uygulamaya göre Tepebaşı Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu, sigarayı bırakan personeline altın hediye ediyor, bıraktıktan sonra tekrar başlayanlardan ise beş altın geri alıyor.

Sarıoğlu, sigaraya olan tepkisinin üniversitede öğretim üyeliği yaptığı yıllardan bu yana devam ettiğini belirterek, koridorda sigara içen öğrencilerin kimliklerini topladığını kaydetti. Sarıoğlu, "Belediye başkanı olduktan sonra da ilk işim belediye içerisinde kapalı alanlarda sigara içmeyi yasaklamak oldu. Belediyemizde pek çok arkadaşa hediye verdim. Onlardan henüz geri veren olmadı; ancak partide verdiğim arkadaşlardan birkaçı tekrar sigaraya başlayınca beşer altın aldım. Bunlardan bir tanesi AK Parti Eskişehir Milletvekili Murat Mercan.'' dedi. Eskişehir, Zaman

Başkalarının kusurlarını görmeye başladığın an, kendi kusurların için aynanın karşısına geçmen gereken andır.

ashanye

Usta Yazar

Ayhan ÜNAL
Yaş: 58
Katılım: 31/Tem/2007
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2070

Alıntı

Cevapla

Tarih: 31/Ağu/2007 saat 12:12

Özellikle uyuşturucu konusu çok önemli trübündeki gençlerimizi her zaman potansiyel müşteri olarak görmekte olan bu zihniyetten korumak hepimizin görevi.Hepimiz duyarlı olduğumuz takdirde aramızda barınamıyacaklardır.

Babadan kalan en büyük miras ESES sevgisi.

turkaslan

Deneyimli Yazar

ismail
Yaş: 48
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 924

Alıntı

Cevapla

Tarih: 31/Ağu/2007 saat 13:02

30 gündür sigara içmiyorum.. 17 yıllık aktif kullanıcıyım..

sigarayı zerre kadar özlemiyorum.. ama nevarki en kötü tarafı bu olsa gerek kendimi ( mal ) gibi hissediyorum..

yani insanın elini habire cüzdanına, cebine, ağzına götürmesi okadar çok bağımlılık yapmışki beni ençok etkileyen şeylerin başında bu geliyor..

yani meşguliyet..

Rabbim sabrımı verirse devam etmeyi düşünüyorum..

bırakmaya çalışanlara tavsiyem aşırı çekirdeğe ve abur cubura yüklenmesinler bütün iş beyinde bitiyormuş meğer..

semihk

Deneyimli Yazar

semih
Yaş: 39
Katılım: 03/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 760

Alıntı

Cevapla

Tarih: 24/Ara/2007 saat 16:16

Sigara içen biriyseniz, kendinizi bunlarla kandırıyor olabilirsiniz: İşte tiryaki yalanları

Sigara tiryakilerinin avuntuları
Sigara içenler türlü yalanlarla kendilerini kandırır dururlar.Siz de sigara içen biriyseniz, kendinizi bunlardan biriyle avutuyor olabilirsiniz. İşte tiryaki avuntuları:

Sigara içerim, ama dudak tiryakisiyim

Birçokları ‘Dumanı katiyen içime çekmem; onun için de kendimi sigara içiyor saymam’ diye avunurlar.

Tamamen yanlış bir düşünce. Sigarayı yaktıktan sonra siz de yandınız demektir, dumanı ister içinize çekin ister çekmeyin. Nefes alıp veriyorsanız, yanan sigaranın dumanını da soluyorsunuz demektir; işlem tamamdır.

Sigara dudağınızda tütse de... Kül tablasının kenarında yansa da... Parmaklarınızın arasında dursa da; hiç mi hiç fark etmez.

Asla aç karnına sigara içmem

Bir çok tiryaki ‘aç karnına sigara içmemekle’ öğünür. Sanırım şu sözler pek çoğunuz için yabancı değildir: ‘Sabah kalkarım, mutlaka biraz peynir, birkaç zeytin, bir parça ekmek atıştırırım, sigarayı ondan sonra yakarım. Asla ve kata aç karına sigara içmem.’

Marifet sanki. Sigarayı aç karnına da içseniz, tıka basa yedikten sonra da içseniz hiçbir şey fark etmez. İçinize çektiğiniz o duman ciğerlerinizden kanınıza karışıp bir güzel zehirler sizi.

Ben bağımlı değilim hemen bırakabilirim

Bazı tiryakiler sigara içmelerini hiç mi hiç önemsemezler.

‘Aslında ben sigara bağımlısı değilim. Keyif için içiyorum hepsi bu. İstesem ‘şu mereti’ hemen şimdi bırakırım. Zaten ne kaldı şurada, yılbaşı gelsin bırakacağım inşallah.’

Bu kaçıncı yılbaşıdır, bu kaçıncı bayramdır veya bu kaçıncı yaş günüdür sigarayı bırakmaya ‘kesin karar’ verdiğiniz, saydınız mı?

Sigara benim en iyi arkadaşım

‘Sigara benim en iyi arkadaşım’ sözünü eminim ki, hepiniz çevrenizdeki birinden, belki annenizden, belki babanızdan, belki arkadaşınızdan veya komşunuzdan birinden mutlaka duymuşsunuzdur.

Kendinizi kandırmayın.

Hiç sizi bronşit, kalp hastası, felç, kanser yapan sigara en iyi arkadaşınız olur mu?

Hem öyle iyi bir arkadaş ki, siz yatağa düştüğünüzde, nefes alamaz, adım atamaz hale geldiğinizde ‘sizi terk edip giden’ bir arkadaş.

Stresimi alıyor

Sigara tiryakilerinin en önemli yanılgılarından biri de ‘Benim işim çok stresli ondan içiyorum’ bahanesinin arkasına sığınmaktır. Sanki bu dünyada stressiz iş varmış gibi; sanki herkesin bir eli yağda, bir eli balda.

Herkes bir başkasının yaptığı işin kolay ve bol kazançlı olduğunu sanır. Kimse kimseye imrenmesin. İşçinin de, patronun da, memurun da, amirin de, fakirin de, zenginin de herkesin işi kendine göre zordur, streslidir.

Light sigara içerim

Light sigaraların daha az zararlı olduğuna inanılır, ama sigaranın hafifi ağırı yoktur. Hatta, light sigaralar belki de daha tehlikelidir, çünkü bazıları ‘Bu nasıl olsa light dokunmaz’ diye daha çok sigara içerler; bazıları ise light sigaranın dumanını daha sık ve derin içlerine çekerler.

Sigara içmezsem kilo alırım

Kilo almamak için sigara içenler de vardır. ‘Sigarayı iki hafta bıraktım 10 kilo aldım’ sözü sanırım kimseye yabancı değildir. Sigaranın beyindeki iştah merkezini baskıladığı, iştahı azalttığı ve sigarayı bırakanların kilo almaya başladıkları doğrudur. Ama bu geçici bir süre böyledir. Önemli olan ilk haftalar yüksek kalorili besinlerden kaçınmak ve spor yaparak bu dönemi atlatmaktır. Bir süre sonra metabolizma normal ritmine kavuşacaktır.

Balgam söktürüyor, ciğerlerim temizleniyor

Sigara öksürüğü diye ‘masum’ bir öksürük yoktur. Bir iki haftadan fazla devam eden öksürük, hele de sigara içenlerin öksürüğü mutlaka araştırılması gereken ciddi bir hastalık belirtisidir.

Bu, iyi ihtimalle yeni başlayan kronik bronşitin ilk belirtisidir. Kötü ihtimal ise, akciğer kanseridir. Tek başına öksürük kanserin ilk ve tek belirtisi olabilir.

Hele de her zamanki öksürüğün karakterinde bir değişiklik varsa... Meselá, öksürük daha uzun sürüyorsa, geceleri uyandırıyorsa, şiddetli daha fazla ise... Mutlaka üzerinde titizlikle durulmalıdır.

Gelelim neticeye

Kendinizi daha fazla avutmayın. Sigara sizi bırakmadan siz onu terk edin, olsun bitsin.

Başkalarının kusurlarını görmeye başladığın an, kendi kusurların için aynanın karşısına geçmen gereken andır.