eskisehirspor.com Giriş Sayfası
Forum Forum > Diğer > Sohbet / Eğlence / Diğer Konular
  Aktif Konular Aktif Konular
  FAQ FAQ  Forum Arama   Takvim   Kayıt Kayıt  Giriş Giriş

Eskisehirspor.com Taraftar Köşe Yazıları

 Cevapla Cevapla Sayfa  123>
Yazar
Mesaj
  Konu Ara Konu Ara  Konu seçenekleri Konu seçenekleri
taner_es Liste gör
Usta Yazar


Mr. BLaCk
Yaş: 37
Katılım: 12/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1626
  Alıntı taner_es Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Konu: Eskisehirspor.com Taraftar Köşe Yazıları
    Tarih: 18/Eki/2011 saat 00:02
Bu başlıkta kendi yazılarımıza yer verelim. Bakalım yerel basından daha iyi işler yapabilecek miyiz? Tabi isterse yerel basın yetkileri yazan kişinin ismini vermek kaydıyla yayınlamaları güzel bir enstantane olacaktır.
Bismillah deyip ben başlayayım.

2011-2012 Spor Toto Süper Lig ve Eskişehirspor

Süper lig bu sene en zor zamanlarından birini yaşıyor diyebiliriz. 3 Temmuzda başlayan şike soruşturmaları sonucu bir çok kulübün yöneticileri, teknik adamları, futbolcuları göz altına alındı. Ve çıkan kararlar sonucu bir çoğu da hapis cezası aldı. Herkes kendi takımından şüphe eder oldu.

Taraftar eksikliğinin en büyük sebebi;

Şüphesiz bu şike soruşturması oldu. Özellikle de kulübümüzden iki ismin bu soruşturmanın içinde bulunması bizim için daha da bir moral bozucuydu. Teknik direktör Bülent UYGUN ve sportif direktör Ümit KARAN ın ilk dalgada göz altına alınması ve suçlu bulunması sonucu Eskişehirspor bu iki isimle yollarını ayırdı. Ama ne yazık ki taraftarın ağzının tadı kaçmıştı. Ligin zor olacağı "Balık baştan kokar." misali belliydi. Gerek federasyon, gerek kulüpler bu konunun kapanması için elinden geleni yapıyordu. Fakat emniyet buna izin vermeyerek büyük bir işe imza attı. Ve de en güzelini yaptı. Soruşturma dalgalar şeklinde devam etti.

Bir çok takımın yöneticileri ve teknik adamlarının eksikliğinden dolayı lig ertelendi. Peki bu iyi miydi? Yoksa kötü mü?

Bu konuya artı ve eksi olarak yaklaşacağım. İyi olması yani artıları;

Takıma yeni katılanların adaptasyon süreci bakımından;
Yabancıların ülkeye, şehre alışması bakımından;
Takımların morallerinin biraz olsun düzelmesi açısından;
Kondisyon eksikleri ve takımda ki yeterlilik oranı bakımından;
Hazırlık maçları yaparak eksikleri ve taktiksel genişlik bakımından;
Havanın biraz daha serinlemesi;
Takımda herkesin birbirini tanıması ve alışması bakımından olumlu bir süreçti.

Fakat bu kararın bir de kaçınılmaz olan kötü etkileri vardı tabi ki;

Oyuncuların tatilin uzaması sonucu kendilerini verememeleri;
Takıma tekrar yükleme yapılması;
Fazladan oynanan hazırlık maçları;
Test işlemleri ıvır zıvırların zamanında yapılmaması;
Yeni dönemde daha sık maç olacağı düşüncesi;
Kendilerini takımın vazgeçilmezi sanan oyuncuların ipin ucunu kaçırması;
Ben temel unsurlara değinmek istedim, fakat bunlar gibi daha bir çok sebep var.

Yeni teknik direktör: Michael Skibbe;

Kariyeri pek iyi olmasa da Eskişehirspor taraftarı Michael Skibbe'nin Eskişehirspor'da iyi işler yapacağına inanıyordu. Özellikle Skibbe'nin taraftara ofansif futbol sergileyeceğinin sözünü vermesi taraftarı heyecanlandırmıştı. Ama hazırlık maçlarında alınan kötü sonuçlar tam hayal kırıklığı yaratmışken lig başladı. Beşiktaş maçında oynanan güzel oyun ve alınan 3 puan Eskişehirspor taraftarının yüzünü güldürmüştü. Ertesi hafta Sivasspor'la oynanan maçta alınan farklı galibiyet herkeste büyük bir umut yaratmıştı. Bu oynanan oyunla Avrupa'ya gitmemek hatta şampiyon olmamak içten bile değildi. Ama kimse bilmiyordu bu haftadan sonra işlerin ters gideceğini. Sonraki hafta bir türlü şansımızın tutmadığı Gençlerbirliği ile berabere kalınması ve ard arda gelen seri mağlubiyetler işlerin pek yolunda gitmediğini gözler önüne serdi. Peki bu gidişat Skibbe'yi nasıl etkileyecek? Önümüzdeki günler bunun en güzel cevabı olacaktır. Özellikle Manisa maçının Skibbe konusunda çok etkili olacağını düşünüyorum. Olası bir mağlubiyette ise yine bir teknik direktör değişimi yaşana bilir. Buna teknik ekibinde dahil olacağını düşünüyorum.

Peki ya futbolcular?

Aslında hepsine kısa kısa değinsem iyi olacak.

İvesa: İvesa yüreğiyle oynasa da süper ligde oynayacak bir kapasitesi olmadığını iyice belli etti. Taraftarın sevgisi, duygusal yaklaşımı kısmen mantığın önüne geçse de yeni bir kaleci alınması şart.

Diego: Performansı geçen seneye göre neredeyse %70 düşük. Yine de kısa süre içerisinde toparlanacağına inanıyorum. Biraz forma nasıl olsa benim havasında olduğundan olabilir. Ama bu rehavet uzun sürmeyecektir.

Saffet: Saffet de yüreğiyle oynayan oyuncularımızdan. Fakat yavaş kalıyor. Yedek olsa bile takımda kalmalı fakat acilen bir stopere ihtiyacımız var.

Sezgin: Sezgin bildiğimiz gibi. Kaptanlık yakışıyor ama hata yapmamaya özen göstermeli. Özellikle önümüzdeki haftalarda maçta yapacağı bir hata yenilgiye sebep olursa kabak onunda başına patlayabilir.

Koray: Performans bakımından gözle görülür bir şekilde düşüklük var. Umarım biran önce eski formuna kavuşursun fakat pek mutlu olmadığını hissediyorum. Takım değişikliği sana iyi gelebilir.

Dede: Skibbe ye ne kadar teşekkür etsek azdır. Sanki doğma büyüme Eskişehir'liymiş gibi oynuyor. Hastasıyız Dede onun için tam oturmuş bir söz. Aldığı parayı sonuna kadar hak eden tek isim.

Volkan: Volkan'a değinmeden geçemeyeceğim. Biran önce iyileşmesini temenni ediyorum.

Veysel: Bu sene hem oynadığı mevki bakımından hemde sergilediği oyun bakımından maşallahı var diyebilirim. Tecrübe eksikliğinden kaynaklanan hatalar yapıyor fakat ilerleyen zamanlarda parlak bir geleceği olacağı kesin. Her maç üstüne koyarak oynuyor.

Alper: Bu sene aklı başka yerlerde. Hakkında çıkan transfer dedikoduları aklını bulandırmışa benziyor. Şuan Eskişehirspor'un futbolcusu olduğunu unutmamalı. Umarım ikinci sezer vakası yaşanmaz. Gidecekse de aklını başına toplayıp Avrupa takımlarına gitmeli.

Pele: Bu sene pek forma şansı bulamıyor. Bu tarz futbolcuları küstürmemek gerek. Skibbe'nin bu duruma el atması lazım.

Bülent Ertuğrul: Vazgeçilmez bir yedeksin. Takımın sana ihtiyacı olduğu zaman hızır gibi yetişiyorsun. Performans bakımından çok iyi olmasan da takımda hep yerin olacaktır.

Tello: Aslında bu sene çok şey beklediğim isimdi. Fakat yine de vasatlıktan kurtulamıyor. 60.- 70. Dakikadan sonra oyuna alınmalı. Sakatlığının etkisinden kurtulamamışta olabilir. Biraz daha şans tanınmalı diye düşünüyorum.

Kamara: Kumaşı iyi fakat topla fazla oynamaması lazım. Sempatik hareketleriyle takımın vazgeçilmezlerinden biri olabilir. Sezgin gibi uzun yıllar formamızı giyeceğine inanıyorum. Umarım toparlar kendini.

Burhan: Bu sene beni en çok hayal kırıklığına uğratan isim. Geçen seneki Burhan'la kıyaslayamıyorum bile. Silkinip kendine gelmeli. Bu takımı ateşleyebilecek, oyuna hareket katabilecek en iyi isim bence. Gollerini özledik Burhan.

Erkan: Takımda en sevdiğim oyuncu sensin fakat çok topla oynuyorsun. Tamam çalımların güzel ama topu fazla ayağında tutmak senin için eksi. 2. eksin ise şut çalışman lazım. Sert vurmaya başladın göze hoş geliyor ah bide kaleyi tutturabilsen...

Batuhan: Bu sene fizik olarak bayağı toparlanmış. Canı oynamak istiyor belli. Ama çalışması lazım. Milli takımın vazgeçilmez forveti yeni bir Hakan ŞÜKÜR olacakken kendini dağıtıyorsun. Tamam belki gençliğinin verdiği enerji patlamasını yaşıyorsun ama göz önünde olan bir isimsin özel yaşantına dikkat etmen lazım. Son zamanlarda çıkan sigara içki konuları ise taraftarı senden soğutuyor. Çıkıp bir açıklama yapmalısın.

Serdar: Serdar da İvesa gibi yüreğiyle oynuyor ama kapasitesi belli maalesef. Yine de yedek kalmayı hatta kadroya alınmamayı sorun etmeyeceğinden ve Eskişehirspor'u canı gönülden sevdiği için takımda yeri var Serdar'ın. Özellikle karşı takımın savunmasını yıpratması açışından 70 den sonra oyuna alınması hem onun hem oyun için faydalı olacaktır.

Mehmet YILDIZ: Umudumun olmadığı tek kişiydi takımda. Ama beni yanılgıya uğrattı. Şike soruşturmasından aklanıp çıktığında bile seni eleştirdiğim için bir özür borçluyum. Umarım çok daha fazla gol atıp bizi sevindirirsin.

Kris Boyd: İzleme fırsatımız pek olmadı ama çok iyi bir golcü olduğuna eminim. Umarım formayı biran önce alıp gollerini atmaya başlarsın. Sana yürekten inanıyorum ama sadece zamanı değil. Zaman geldiğinde de seni kimse tutamayacak.

Yönetim:

Stad konusu olsun, bilet fiyatları olsun, şike konusu olsun, yönetimdeki alakasız kişiler olsun yaptığınız hataların sonunuzu getirdiğini düşünüyorum. Çokta uzatmadan istifa edip yerinizi vizyonu geniş birine bırakmalısınız. Bu taraftar o zaman size teşekkür etmeyi bilir. Ama şuan bırakmanın tam zamanı sayın Ünal.

Taraftar:

İşte geldik asıl konuya;

Taraftar olarak çok büyük kan kaybı yaşamaktayız. Kızılcıklıyla başlayan dağılma şuan neredeyse tüm tribünleri etkiliyor. Açıkta eski tat yok. Nefer çok büyük çaba sarf ediyor. Sesleri en çok çıkan taraftar grubu fakat açığı ateşlemeleri lazım. Yoksa herkes sus pus oturuyor.

Ve sözüm sana AÇIK;
Ben 6 yaşımdan beri maça giderim. Merdivenlere oturduğumu yerde 50 cm kar olduğunda maça gittiğimi. O günden beri yerim hep açığın sağıdır. O zaman full dolu olan stadı boş bırakmak bizim ayıbımızdır. Bizi babamız abimiz alıştırdı o tribüne. Şimdi sen; evet sen ben maça gelmem diyorsan yüzün kızarmalı bu takım çıktığında da düştüğünde de yanında yoksan yüzün kızarmalı. Sen yoksan bu takım 1 kişi daha eksik. Çocuğunu kardeşini al gel maça tribünü öğret eğlenmeyi öğret ağlamayı öğret...

Yukarı
Erkan26 Liste gör
Usta Yazar


Erkan C.
Yaş: 37
Katılım: 12/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2516
  Alıntı Erkan26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 00:21


Burada Cumhuriyet (Serkan) olsun, es_emre26 (Emre) olsun güzel yazılar yazıyorlardı, son olarak Taner kardeşime de teşekkür ediyorum..

Şu forumda yazılan çizilenler yerel basına biraz ders olsun..
Kuvvet elindeyse adaleti sağlamalısın. Adaleti sağlayamıyorsan ya korkaksındır ya aciz!

Yukarı
Starsky Liste gör
Usta Yazar


İsimsiz
Yaş: 34
Katılım: 19/Haz/2011
Yer: Belçika
Online Durum: Offline
Mesajlar: 3662
  Alıntı Starsky Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 00:37
Yazilari alinti seklinde paylasalim. Misal Serkan bir yazi mi yazdi? Yaziyi söyle paylasalim ki yorumlardan ayirt edilebilsin.
[q uote=Cumhuriyet ] Yazi [/q uote]
Sevmenin hakkını vermek, zor olanı sevmekle başlar...
O yüzden Eskişehirspor'luyuz!
Yukarı
Birol Liste gör
Yazar


Birol
Yaş: 59
Katılım: 10/Tem/2010
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 107
  Alıntı Birol Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 12:09
   Mr Black Kardeşimizi  yazılarından dolayı tebrik ederim.Yerel basın Ah keşke okusada birazcık ders alsınlar  
Yukarı
REDBLACK26ES Liste gör
Usta Yazar


Ahmet
Yaş: 47
Katılım: 12/Haz/2008
Yer: İstanbul
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1253
  Alıntı REDBLACK26ES Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 21:57
Mr.BlaCk arkadaşımızı kutluyorum.Herşeyi ortaya seren bi makale olmuş.Yerel basındakilerden ümidi kesin.Onlarda bu tür makalelerden feyz alacak vizyon yok ki. 
TOPÇU değil FUTBOLCU
Yukarı
esesserkan26 Liste gör
Usta Yazar


serkan
Yaş: 43
Katılım: 21/Eyl/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1363
  Alıntı esesserkan26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 22:15
Türkiye'de FUTBOL bir hayattı.Heleki ESKİŞEHİRSPOR taraftarı için vazgeçilmez bir TUTKU idi.Taki futbolun basına gelen federasyon baskanı TÜRK futbolunun buyumesıne degıl kuculmesıne,bızım klup başkanı olarak gelen Halil ünal'da eskişehirspor taraftarına uymayacak davranıslar sergıleyene kadar.Her geçen sene yükseliş göstreceğimize git git orta sıra takımı,Süper lig de olalım da sıra önemli değil ...mantığı ve en önemlisi biz taraftarları bu klubün bir parcası değil'de bir MÜŞTERİ gözüyle görmesi;Şuan ki tribünlerin resmini yavas yavas hazırlayan kişidir Halil ünal.Eskişehirspor taraftarları hiçbir zaman takımını skor için sevmemiş tam tersine 2 liglerde,3 liglerde taraftar ortalaması ile gıpta ile bakılan bir Taraftar olarak görülüyordu.Halil ünal zihniyeti eskişehirspor taraftarını trıbunlerden uzaklastırmak uzerıne kurulmus olmalı kı;bugun ıcerde oynadıgımız maclarda taraftarın ilgısı onu gosterılıyor.
Eskişehirspor taraftarı hiçbir zaman takımına zarar gelmesini istemez.Super lige cıktıgımızdan bu yana taraftar olarak butun olumsuz sartlara ragmen takımını sonuna kadar desteklemıstır.(hem maddı hem manevı)Ama o destegının karsılıgını ne hıkmetse ne SPORTIF Basarı olarak nede KLUP bazında gorememıstır.Ve bu sene YETER ARTIK denılecek noktaya getırmıstır.Pekı bız taraftarları hangı etkenler YETER ARTIK dedırtmeye getırmıstır;
1-Öncelikle en önemli konu taraftarın istemediği ve geliş sekılındekİ etık olmayan ama ısrarla eskişehırspor'a getırılen teknık dırektorun ısmının ve geldıgı sure zarfından bu yana eskişehırspor takımına bır katkısı olmayan bır futbolcunun sportıf dırektor olarak klubun basına getırılmesı ve hoca ıle bırlıkte ısmının ŞİKE olaylarına karısması bız taraftarları çileden cıkarmaya yetmıstır.Yonetımın bu olayların ilk cıktıgı anda yapmıs oldugu arkasındayız acıklması ıse tam bir fıyaskoydu.Eskişehirspor taraftarı yıne kendıne neden saygı duyuldugunu bu olayların ılk cıktıgı andakı DURUSU ile gostermıstır.
2-Yönetımın ŞİKE olaylarındakı tavrı ise 1965 yılında kurulan ve ANADOLU FUTBOLU'nun önderi olarak görülen bir takımın yönetımıne yakısmayacak bıcımde olması bız eskişehırspor taraftarlarını kızdırmıstır.Eskişehırspor türk futbolunda hem taraftarı ıle hemde takımı ıle ISTANBUL hegomanyasına karsı duran ve o saltanatı yıkma felsefesındekı bır takım iken;Suan kı yonetım sergılemıs oldugu durus 1965 ruhuna zıt bır durustu.Ne demek sucluya sahıp cıkmak,ne demek şike yapan klup dusmesın sadece yonetıcı bazında ceza alsın dıye İMZA atmak.Sen eskişehırspor'sun sen tavrınla durusunla ORNEK olacagın yerde,sacma sapan hal ve davranıslar ıcınde bulunmak bu taraftarın kabul etmesını beklemek acızlıkten baska bırsey degıldır.
3-Senelerdır her sezon basında kombıne satısları baslamadan ortaya cıkan ACIK TRIBUN ustunun kapatılması olayıda bu taraftarın canına tak etmıstır. Super lige yenı cıkan karabukspor,gecen sene dusen bucaspor bıle stadlarına EK trıbun yaparken bız bır acıgın ustunu kapamatamadık.En onemlısı yenı stad projesınde taraftarın sesıne kulak asmamak bu taraftarı ben senı kale almıyorum demek abese ıstıgal bır davranıstır.Bu klubun asıl sahıbı bu taraftardır.Sen bu taraftarın sesıne kulak vermezsen,basının dogrultusuna gıdersen YETER ARTIK demek bıle yetmez.Bu taraftar son sozu STAD YERINDE KALACAK olmustur.
4-Eskişehırspor taraftarının ekonomık gucu dusunulmeden alınan bılet fıyatları ve tutarsızlıklarda bu ısın ayrı bır yuzu.Gecen sene 280 tl ye kombıne+forma+kaskol verıyorsun bu sene 300tl hemde ulkde futbol yara almısken.Takım ıyı gıttımı ucuk bılet fıyatları,takım kotu gıttımı dusuk bılet polıtıkası bu taraftarın YETER ARTIK dedırtme noktasına getırmıstır.
Kısacası YÖNETIM bız taraftarları ne olarak gordugunu yapmıs oldugunu davranıslarla ortaya koymustur.Bızler bu klubun ESKİŞEHIRSPOR klubu oldugunu saygıdeger yönetıme hatırlatırız.Eskişehırspor klubune ve taraftarına yakısmayan hareketlerde bulundugunuz ıcın sızler bu klube yakısmıyorsunuz ve YETER ARTIK deyıp sızlerı ISTİFA ETMEYE davet edıyoruz...
ESKİŞEHİRSPOR
Yukarı
mmt26 Liste gör
Usta Yazar


M. Mesut Taner
Yaş: 39
Katılım: 01/Ağu/2008
Yer: İstanbul
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1577
  Alıntı mmt26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2011 saat 22:54

Yılın maçı!

Evet, sevgili Esesliler, yıllarca unutulmayacak anlara sahne olması beklenen yılın maçı için geri sayım sürüyor. Büyük buluşma için önümüzde sadece 4 gün kaldı. Her iki takımında kaderini belirleyecek bu maç nefesleri kesecek gibi görünüyor.

Ev Sahibi Takım Şeytanın Bacağını Kırmak İstiyor

Bir tarafta siyah-kırmızı renkleriyle tüm Türkiye’ye tribün kültürünü armağan eden ev sahibi "Eskişehirsporlu Taraftarlar", diğer tarafta ise içinde birçok renk barındıran misafir takım "Halil Ünal A.Ş." . Ev sahibi Siyah-Kırmızılı ekip bu zorlu maça yılın maçı gözüyle bakıyor. Eğer bu zorlu engel aşılırsa siyah-kırmızılıların yolu tamamen açık görünüyor. Ancak senelerdir rakibine karşı bir varlık gösteremeyen ev sahibi takım, bu maç ile şeytanın bacağını kıracağına inanıyor.

Misafir Takım Seriyi Devam Ettirme Peşinde.

Misafir takımda ise sessizlik hakim. Birkaç gün önce maç hakkında açıklama yapması beklenen misafir takımın kaptanı Mesut Hoşcan’ın herkesi şaşırtarak takım hakkında bilgisi olmadığını söylemesi takım içinde huzursuzluk olduğu ve bu nedenle takımda motivasyon kaybı yaşandığı yorumlarını birlikte getirdi. Bu olumsuzluklara rağmen basına kapalı yapılan antrenmanda teknik patron Halil Ünal Eskişehirsporlu taraftarlara karşı senelerdir süre gelen üstünlüklerini bu maçta da tekrarlayacaklarını basınla paylaştı.

Kazanma Mecburiyeti

Çok net bir şekilde söyleyebiliriz ki, bu maç Eskişehirsporlu taraftarlar için sezonunen zorlu virajı olacak. Bir nevi ya tamam ya devam maçı. Senelerdir bu denli önemli bir maça çıkmayan Eskişehirsporlu taraftarlar bu maçı ölüm kalım maçı olarak görüyor. Eğer bu maçta siyah-kırmızılılar için istenmeyen bir sonuçla karşılaşılırsa gelecek haftalar ızdıraplı kara günlerle dolu olacak gibi görünüyor.

Filmin En Heyecanlı Yeri

Senelerdir istikralı çizgisini sürdüren Halil Ünal A.Ş. nin, bu maçta da alışılagelmiş oyunuyla sahaya çıkması bekleniyor. Maça “Açık Tribünü Kapatacağız”, “Avrupa Kupalarına Oynayacağız” oyun planıyla başlaması beklenen misafir takım, bu taktiğin Eskişehirsporlu taraftarlarda işe yaramama ihtimalini karşı “şike ve teşvik”  kozunu kullanabilir. Ayrıca geçtiğimiz maçlarda denenmeye başlanan yeni sistem ”fındık-fıstık” taktiği de Halil Ünal A.Ş.’nin kozları arasında yer alıyor.

Bu maç her iki takım içinde genel anlamda sezonun en önemli mücadelesi olarak görünüyor. Bu önemli maçta gazetemiz olarak şehrimizin gurur kaynağı Büyük Eskişehirspor Taraftarlarına başarılar diliyor, maç sonunda gülen tarafın siyah-kırmızılılar olmasını temenni ediyoruz.

İmzanız hakaret içeren kelimelerden dolayı silinmiştir. Israrcı olmanız halinde uzaklaştırma alacaksınız.
Yukarı
yusuf_69 Liste gör
Usta Yazar


YUSUF ÖMÜR
Yaş: 55
Katılım: 12/Kas/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2035
  Alıntı yusuf_69 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 19/Eki/2011 saat 01:39
Lige fırtına gibi bir başlangıç yapmıştı Eskişehirsporumuz. İlk iki haftadan sonra ciddi bir düşüş peryoduna girdi.Önceleri bu durumu, Skippe nin yeni olmasına ve özellikle GS ve TS maçlarındaki çekingenliğinden kaynaklanan defansif oyun anlayışına bağlamıştık. Ancak Ordu maçında anladık ki takımda, özellikle oyuncularımızda ciddi bir moral motivasyon eksikliği bulunuyor. Bunun nedeni olarak yaygın söylenti, paralarının aylardır yönetim tarafından verilmediği şeklindeydi. Bakıyorsunuz, takımımızın göz bebeği Diego tanınmıycak gibi oynamaya başladı.. Bakıyorsunuz, İveşa çok basit hatalar yapmaya başladı. Bütün bu olup bitenlerin bir nedeni olmalı diye tüm taraftar düşünmeye başladık. Sanırım ve büyük çoğunluğumuz sanıyor ki; bizim kanserli hücremiz yönetimin ta kendisi. Şimdi ana sorun ve tedirgin edici husus şudur ki; Parasal yönetim anlayışı ve stratejik (transfer politikası vs.) perspektifi iyi bir yönetiminiz varsa, Hocayı gönderirsiniz sorunu kısa vadede çözersiniz, futbolculara çeki düzen verir, paralarını öder sorunu çözersiniz..Peki, ya yönetim? Çözüm olacağı yerde sorunun ta kendisiyse? O zaman hakkaten işler dahada zorlaşır ve uzun vadede anca çözülür. Hoca transfer edersiniz, topçu gönderir, topçu alırsınız.. Ama he deyince yönetim gitmez ki, gitse hemen yeni ve doğru bir yönetim transfer edemezsiniz ki. Bizim kronikleşen ve her geçen hafta vahim şekilde takımı dibe sürükleyen bir yönetimimiz var, bu çok açık bir şekilde anlaşıldı. Zor günler bizi beklemez umarım. Rıza Hocanın olduğu son seneden çok daha zor bir sezondayız, ciddi söylüyorum..Çünkü elimizde bizi Bank Asya ya sürükleyen bir yönetim var. Bu açık ve net olarak görülmeye ve hissedilmeye başlandı. Hayırlısı ile bu sezon kötü bitmez inşallah bizim için.

Yukarı
taner_es Liste gör
Usta Yazar


Mr. BLaCk
Yaş: 37
Katılım: 12/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1626
  Alıntı taner_es Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 23/Eki/2011 saat 12:05
Maç Bitti

Eskişehirspor Manisaspor karşısında kendi evinde oynadığı maçı 2-0 kaybetti. Ama kaybedilen puanlar değildi. Eskişehirspor taraftarını kaybetti. Tribünde birlik beraberlik olması gerekirken, o maç 70. dakikadan sonra statta kalanlar neyi amaçlıyordu? Tam işte bu dediğimiz bir protesto diyebilecekken, işte bu "taraftarın gücü" diye yönetime seslenecekken orada olanlar neden hala oturmaya devam etti?

Bu sene işlerin pek iyi gittiğini hem yönetim, hem futbol hem de taraftar olarak pek söyleyemeyiz. Bardağı taşıran son damla Temmuzda düştü. Bunun üzerine taraftarımız maça gelmemeye başladı. E hak vermemek imkansız ama haklı olduklarını da söyleyemeyiz. Çünkü başı boş kalan Eskişehirspor oluyor. Yani bunun sonucunda da dün yaşananların meydana gelmesi gayet doğal. Birlik beraberlik kötü günde var olmalıdır. Dün maçta bir çok kişi parasına kıyamadığı için çıkmadı buna eminim. Eğer takım yeniyor olsaydı bir o kadar kişi daha çıkmazdı stattan buna da eminim. Acı ama gerçek olan şey bir çoğumuz skor taraftarı. Biz bugüne kadar desteğimizi esirgemedik takımdan. Ama bizi sömürenlere destek verenler statta oturanlardır. Ya da şöyle bir ihtimal daha var adamın tatil günüdür vakit geçirmek için maça gelmiştir ESES umurunda değildir.

Peki şimdi ne yaptık?

Bu birlikteliğin olmaması sonucunda yönetim bir çok şeyi yine görmemezlikten gelecektir. Sonuçta orada oturanlarda bunu istiyordu zaten. Fazla değil şundan 1-2 ay sonra yerler kar içinde kalacak. O zaman ne yapacaksınız? Yine maça gelmeyeceksiniz?

Neden takım iyi yönetilemiyor. Açık kapanmadı.

Ee sen tepkini verdin mi ki şimdi yönetime bahane buluyorsun?
Sen gücünü gösterdin de ondan mı hala yerinde oturuyor herkes?

Onlar suçluysa sen evinde oturduğu için 2 kat suçlusun. Bu takımın asıl sahibi olan sensin benim. Yönetim değil.

Önümüzde bir Kocaelispor örneği var. Allah korusun diyorum ama eğer bu sene düşersek durumumuz onlardan hiç farklı olmayacak. Hala yerinde mi oturuyorsun iyi düşün.

Eskişehirsporu örnek gösteren İstanbul basını bile artık bizden bahsetmiyor.

Son söz olarak tek bir şey söyleyeceğim.

"Tehlikenin farkında mısınız?"
Yukarı
Erkan26 Liste gör
Usta Yazar


Erkan C.
Yaş: 37
Katılım: 12/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2516
  Alıntı Erkan26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 23/Eki/2011 saat 15:06
Bu Film Tanıdık Geldi
Geçtiğimiz yıl hatırlayacaksınız lige çok kötü bir başlangıç yapmıştık. 5 hafta boyunca iyi-kötü futbol oynamış ve galibiyet alamamıştık. 5. haftada oynadığımız Sivasspor maçında Adem son dakikada bir gol atmış ve akabinde Ümit Karan’dan fırça yediği iddiaları ortaya atılmıştı. Sonraki hafta Gaziantepspor ile burada maçımız vardı ve ilk 5 dakika senin için susuyoruz demiştik. O maçta Koray harikalar yaratmıştı, iki tane net pozisyonu çok kötü vuruşlar yaparak harcamıştı. Bu maç Rıza Çalımbay’ın son maçı oldu. Ardından Bülent Uygun tartışmalı bir biçimde dümene geçti ve bazı futbolcularımızın isteği oldu.

Gelelim bir yıl sonrasına. Lige iyi başlangıç yaptık ve ardından seri mağlubiyetler aldık. Genel olarak bakacak olursak geçtiğimiz yıl ile benzer, kötü denebilecek bir başlangıç. Kötü futbol oynuyoruz fakat derdimiz kötü futbol değil, kötü idare. İdareden kastım yönetim. Manisaspor ile burada maç yapıyoruz ve bu sefer senin için gidiyoruz diyoruz. Maçta Koray yine harikalar yaratıyor ve enfes bir gol atıyor. Kafam karışıyor ve diyorum: Umarım sadece acı bir tesadüftür…


Kuddusi Müftüoğlu
Hep canımızı yakan insan olmuştu Kuddusi Müftüoğlu. Hatırladıklarım; Malatyaspor maçı, Fenerbahçe maçı ve Galatasaray maçlarıydı… Hepsinde bariz hatalar yapmıştı. Bu maçta 72-73. dakikaya kadar güzel maç yönetti, şaşırtıcı ama gerçek..


Dışarda Dev, Kalede Cüce


Vanja Ivesa, dünyanın en uzun futbolcusu aynı zamanda en çok yan top hatası yapan kalecisi olsa gerek. Dün yine hatalarına devam etti. Duygusal açıdan yaklaşmayı artık bir kenara bırakmalıyız. Karşı karşıya toplarda başarılı fakat yan toplarda ve uzun şutlarda sürekli korkutuyor. Bu maça da Ivesa’nın hataları damgasını vurdu. Yan toplara yaptığı hatalı çıkışlar ve uzaklardan bir gol. Ayrıca sektirdiği bir top gol olabilirdi. Karşı karşıya pozisyonlarda ise yine başarılıydı. Bir hesap yapmak istedim. Ivesa zıplayınca ne kadar yükselebiliyor.

BU = Boy Uzunluğu
BKU = Boyun ve Kafa Uzunluğu
KU = Kol Uzunluğu
Z = Zıplama Yüksekliği

Toplam = BU – BKU + KU + Z
Toplam = 205 – 31 + 80 + 25
Toplam = 279 cm

Ivesa’nin sadece 25 santimetre zıplayabildiğini bile düşünsek yaklaşık 2.8 metre yüksekliğe ulaşabiliyor. Fotoğrafta yanında bulunan Bülent Ertuğrul’un boyu ise 181 cm. Yani ortalama bir futbolcu uzunluğunda. 40-50 santimetre zıpladığında fotoğraftaki görüntü oluşuyor. Bülent Ertuğrul’un Ivesa’nın elindeki topa değebilmesi için 90 santimetreden fazla zıplaması gerekiyor. Bu rakamlara göre İvesa’nın zamanlama ve pozisyon alma hataları olduğundan söz etmek mümkün. Bunları da bu yaştan sonra düzeltmenin pek mümkünatı yok. Ivesa’nın birkaç hafta dinlendirilmesi ve devre arasında da kaliteli bir yerli kaleci alınması gerek. Ivesa ile bu sezon bitmez.

* Verileri ve çizgileri mümkün olduğunca gerçeğe yakın hale getirmeye çalıştım, birebir değillerdir..
**Bülent Ertuğrul ortalama fiziksel özelliklerde olan bir futbolcu olduğu için seçilmiştir.


Son Olarak Yönetime
Yıllardır bu taraftar aptal yerine konuldu. Ne ucuz bilet istediler, ne de dünya yıldızları. Sadece stadyum şartlarının düzelmesini, Bizans’a karşı dik duruş ve şeffaf bir yönetim istediler. Verilen sözlerin tutulmasını istediler. Siz ısıtıcıların altında, paltolarınız ile maç izlerken, hemen karşınızda buzun üzerinde maç izliyorlardı. Siz güneş gözlükleriniz ile serin serin maç izlerken, karşınızda pancar gibi kızarıyorlardı. Açığın üstünü kapatın dediler, “bu sezon kapatacağız” dediniz yıllardır kapatamadınız. Topu başkalarına atmayın artık, otobüsü başkasına aldıracaksanız, açığı başkasına kapattıracaksanız neden oradasınız? Koltuklarınızı da başkasına verin.

Her gün gazetelerde görüyoruz, Bursa, Konya, Sivas, Mersin yeni statlarına kavuşacaklar. Türkiye’ye taraftarlığı öğreten bu seyirciye bir stat yapamadınız, yaptıramadınız. Yaptırmak için girişimde de bulunmadınız. Seçimlerden önce konuşuluyor, konuşanlar unutuyor, siz de unutuyorsunuz. Bu takımın haklarını savunamayacaksanız ne diye hala koltuklarınızda oturuyorsunuz?

Taraftarı küstürdünüz, 10.000 ortalamayı bulamayız bu sezon. Hiç düşündünüz mü taraftar neden maça gelmiyor diye? Fındık fıstık ile uğraşacağınıza, ayık kafayla bir düşünün. Özeleştiri yapın. Çok mu şey istiyorum? Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bu takımın gerçek sahibine “çapulcu” yakıştırmasını yapacak kadar “ne oldum delisi” olmuşsunuz. Dün de defalarca haykırdığımız gibi :

“Yönetimler gelir geçer, biz hep burdayız!”
Kuvvet elindeyse adaleti sağlamalısın. Adaleti sağlayamıyorsan ya korkaksındır ya aciz!

Yukarı
 Cevapla Cevapla Sayfa  123>


Forum Kısayol Forum İzinleri Liste gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu sayfa 0,563 saniyede hazırlanmıştır