Grizunun esas kısmını teşkil eden metan gazı, maden kömürlerinin meydana
gelişi sırasında ortaya çıkmaktadır.Maden kömürü, bir kısmı sularla
getirilen büyük kısmı ise 40 cm’yi geçmeyen sığ göl ve bataklıklarda
yetişen bitkisel maddelerin, asırlar süren
jeolojik devirler boyunca devam eden kömürleşmesiyle karbonizasyon
teşekkül etmiştir. Değişime uğrayan bitkilerin
ana maddeleri olan selüloz (C6 H10 05)n ve lignin (C40 H42 O11)
mikroorganik canlılar tarafından parçalanırlar. Ortaya su ile karbonik asit, karbondioksit,
karbonmonoksit, hidrojen ve metan gazları çıkar. Bu kimyevi değişim
neticesinde sırasıyla turba, linyit, taş kömürü, antrasit, grafitoit
gibi çeşitli kömürleşmenin basamak ürünleri
hasıl olur.
Jeolojik devirler boyunca kömür tabakaları, kil, kum,
marn, konglomera gibi çeşitli tabakalar altında kalırken, kömürleşme
esnasında meydana gelen gazlar da statik ve dinamik kuvvetlerin
tesiriyle, bu tabakalar arasında yer değiştirir ve gözeneklerde
yerleşir. İşte kömür ocakları işletilirken, basınç altında bulunan bu
gazlar ortaya çıkar ve kömürü alınmış olan boşluklarda toplanır. Bu
arada havalandırma maksadıyla ocağın içine devamlı hava
gönderilmektedir. Böylece grizu denen patlayıcı gaz karışımı meydana
gelmiş olur.
Grizunun % 75-95’i metan, % 0-3’ü karbondioksit, %
1’den azı oksijen, % 1,5’i azottur. Bazan hidrojen, kükürtlü hidrojen,
amonyak ve etan gazları da bulunur.
Grizunun esas kısmı olan
metanın bir hacmi, CH4+ 2O2 ® CO2+2H2O reaksiyonu gereğince iki hacim
oksijenle yanmaktadır. Havanın ise % 21’i oksijen olduğundan, bir hacim
metan yaklaşık on hacim havayla yanmakta, yani hava içindeki metan hacmi
% 9,5 iken, yanma tam olmaktadır. Normal sıcaklıkta, % 6-%16
nisbetindeki grizular tutuşabilmektedir.
500°C’nin üstündeki
sıcaklıklarda metan gazı, havanın oksijeni ile oksitlenir ve bu
reaksiyonla sıcaklık artar. Böylece bir müddet sonra grizu patlar. Bu
bekleme müddeti 1000°C’de sıfıra iner. Fakat metan gazının oksitlenmesi
ile ortaya çıkan ısının tamamı, cidarlar vasıtasıyla dışarı
atılabiliyorsa patlama olmaz. Bu prensibe dayanılarak maden kömürü
ocaklarında kullanılmak üzere emniyet lambaları geliştirilmiştir.
Patlama
sebepleri çok çeşitlidir. Bunlardan; kıvılcım, yüksek hararet, dinamit
atılması, dizel lokomotiflerinin sıcak egsoz gazı, kibrit, çakmak,
sigara, kızarmış emniyet lambası kafesi, sert kuvars tanelerinden
kazmanın kıvılcım çıkarması, matkapların çalışma esnasında ısınması,
çeliğin çeliğe sürtünmesi, elektro statik deşarjlar, motorların
anti-grizu tertibatı kapalıyken egsozların meydana getirdiği sıcaklık
belli başlı olanlarıdır.
Ocaklardaki havalandırma sisteminin
arıza yapması, elektrik kesintileri ile vantilatörlerin çalışmaması,
grizu patlamasının şartlarını hazırlar.
Bütün dünyada yüzlerce
kişinin ölümüyle neticelenen grizu patlamaları, memleketimizde Zonguldak
taş kömürü havzasında da yüzlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine
sebeb olmuştur.
Grizu patlamalarını önlemek için alınan tedbirler
başlıca iki kısımdır: Birincisi, hava içindeki grizu yüzdesini azaltmak
ve asgari seviyede tutmak için alınan tedbirler (grizulu gazların
ocaktan dışarı emilerek atılması gibi); ikincisi ise, sıcaklığın
500°C’nin çok altında tutulması (her türlü ateş yakılmasının, kıvılcım
çıkmasının önlenmesi gibi) dır.
Grizu patlamalarının hemen hemen
hiç olmadığı, alınan tedbirlerle bunun önüne geçildiği Avrupa’da şunlara
dikkat ediliyor:
1. Alevi çok kısa emniyet lambaları
kullanılıyor.
2. Aleve sebeb olmayacak elektrik techizatı
kullanılıyor.
3. Grizu oranını yüzde birden daha aşağıya
indirecek, grizu boşalmasını tesbit edecek bir sistemden istifade
ediliyor.
4.Çeşitli devrelerde hava miktarı ve havadaki grizu
oranı ölçülerek, yükselme durumunda ikaz eden aletler kullanılıyor.
5.
Havalandırma sistemi arızalanınca yerine otomatik geçecek yedek
havalandırma sistemi bulunduruluyor.
6. Emniyetli patlayıcı
maddelerden istifade ediliyor. Kömürü çok yanıcı ise ateşlemeden önce
ıslatılıyor.
7. Galerilere yanmaz tozlar yayılıyor. Bunlar
galerilerin giriş ve çıkışlarında toz barajları meydana getirerek, hava
darbesinde bu barajlar yıkılınca bir toz perdesi hasıl oluyor. Bu ise
alevin durdurulmasını sağlıyor.
8.Geliştirilen ve çok ucuza
malolan elektronik aletler ile çok az da olsa gaz sızıntıları anında
tesbit edilebiliyor.
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
Yukarıdaki yazıdada belirtildiği gibi Avrupada bir çok maden var ve oradada işçiler çalışıyor ve oralardan hemen hemen hiç grizu patlaması haberi almıyoruz. İnternette araştırısanız en çok Türkiye, Rusya Ve Çin'de bu patlamaları göreceksiniz. Gerekli önlemlerin alınmadığı, insan hayatının hiç değeri olmadığı ülkemizde karlarını arttırmak isteyenler iyice herşeyi salmış durumdalar ve artık sık aralıklarla bu can kayıplarını yaşıyoruz...
Yukarıda yazan Avrupa ülkelerinin aldığı tedbirleri almak çok mu zor ..???
|