eskisehirspor.com Giriş Sayfası
Forum Forum > Diğer > Sohbet / Eğlence / Diğer Konular
  Aktif Konular Aktif Konular
  FAQ FAQ  Forum Arama   Takvim   Kayıt Kayıt  Giriş Giriş

Konu KapalıTürkiye'den Haberler

 Cevapla Cevapla Sayfa  <1 4950515253 156>
Yazar
Mesaj
  Konu Ara Konu Ara  Konu seçenekleri Konu seçenekleri
köfteci Liste gör
Usta Yazar


Hüsnü Önkol
Yaş: 65
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: Germany
Online Durum: Offline
Mesajlar: 10327
Direct Link To This Post Tarih: 31/Eki/2009 saat 21:51
Alıntı yapılan 26ss26

Alıntı yapılan Cumhuriyet


Bld Başkanı Yılmaz Büyükerşen, ANAP - DP birleşme kongresine katılmış. Kulislerde DP'ye katılacağı konuşuluyormuş...Kaynak : Radyo Ses / Haber 


yapmayın allah aşkına, bu kadar saçma bir haber olabilir mi???
 
Kral hem ciplak,hem gerzek...
Yukarı
hüsnü Liste gör
Usta Yazar


Hüsnü
Yaş: 67
Katılım: 31/Tem/2007
Yer: YHT hattı
Online Durum: Offline
Mesajlar: 23747
Direct Link To This Post Tarih: 31/Eki/2009 saat 22:45
Tövbe tövbeeeee, daha neler duyacağız...Angry
# Direnmüdavim....

Yukarı
semihk Liste gör
Deneyimli Yazar


semih
Yaş: 39
Katılım: 03/Ağu/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 760
Direct Link To This Post Tarih: 01/Kas/2009 saat 13:36
Alıntı yapılan Cumhuriyet

Bld Başkanı Yılmaz Büyükerşen, ANAP - DP birleşme kongresine katılmış. Kulislerde DP'ye katılacağı konuşuluyormuş...

Kaynak : Radyo Ses / Haber 
 
akşam haberlerinde de dile getirildi bu konu.
bekleyip görelim
Başkalarının kusurlarını görmeye başladığın an, kendi kusurların için aynanın karşısına geçmen gereken andır.
Yukarı
umutes Liste gör
Usta Yazar


umut
Yaş: 45
Katılım: 23/Eyl/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2382
Direct Link To This Post Tarih: 01/Kas/2009 saat 16:18
malum 2 parti hariç; hangisine geçerse geçsin benim hocaya itimadım var... parti değiştirmek hocaya yakışmaz, bunu da kelemek lazım...
ESkişehir'im hasretim, doğduğum şehir, memleketim...
Yukarı
harun26180 Liste gör
Yazar


Harun
Yaş: 38
Katılım: 30/Tem/2007
Yer: Aşk-ı Şehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 236
Direct Link To This Post Tarih: 01/Kas/2009 saat 18:15
Kanımca haber abartılmış. Birincisi dsp yi bırakıp chp ye geçmeyen büyükerşen sol partiyi bırakıp sağ partiye niye geçsin. İkincisi kongreye davet edildiği için katıldığını düşünüyorum. 3. cüsüyse dsp bırakıcağını düşünmüyorum siyasette olduğu müddetce.
Yukarı
köfteci Liste gör
Usta Yazar


Hüsnü Önkol
Yaş: 65
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: Germany
Online Durum: Offline
Mesajlar: 10327
Direct Link To This Post Tarih: 01/Kas/2009 saat 18:18
Alıntı yapılan harun26180

Kanımca haber abartılmış. Birincisi dsp yi bırakıp chp ye geçmeyen büyükerşen sol partiyi bırakıp sağ partiye niye geçsin. İkincisi kongreye davet edildiği için katıldığını düşünüyorum. 3. cüsüyse dsp bırakıcağını düşünmüyorum siyasette olduğu müddetce.
 
Dördüncüsü; "siyaset insana ne yaptiracagi belli olmaz" ,diye ekleyebilirsinLOL......
Kral hem ciplak,hem gerzek...
Yukarı
serhattunga Liste gör
Deneyimli Yazar


Serhat
Yaş: 51
Katılım: 31/Tem/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 641
Direct Link To This Post Tarih: 01/Kas/2009 saat 21:00
AKP, Fransız'ın yapamadığını yaptı ve Maraş'ta Türk Bayrağını yasakladı!

Telefonda Mahmut Günkut var.   
O kim mi?
Kahramanmaraşspor’un Başkanı.
Mahmut Bey başarılı bir işadamı.
Siyasi bir kimliği de yok!
Herkese aynı mesafede!
Kürt açılımı girişimine başlangıçta destek veren bir isim.
Öyle ki Türklerle Kürtler kardeştir mesajını vermek için Zahospor’la başkanı olduğu Kahramanmaraşspor arasında dostluk maçını yaptırmıştı.
İşte böyle bir isim dün telefonda zerre mübalağa etmiyorum sinirinden ve üzüntüsünden ağlıyordu.
Niçin mi?
Onu kendisinden
dinleyelim:
- “Sabahattin Bey kahroluyorum. Kahır içindeyim!...”
Araya girmeme fırsat vermeden devam ediyor:
- “Ben ki Kürt açılımından bir şeyler uman biriydim. Ben ki bu açılımla anneler artık ağlamayacak diyen biriydim.. Meğer bütün o söylenenler yalanmış! Meğer aldatmışlar bizi”
Aldatanlar kim dememle konuşmasını sürdürüyor:
- “Kim olacak, açılımla analar artık ağlamayacak edebiyatını yapanlar.. Meğer bu iş istismar ve aldatmaca imiş. Bunu yaşayarak gördüm. Meğer bu Kürt açılımı hikayesi gerçekten bölünme ve ayrışma projesinin bir parçasıymış”
Mahmut Günkut derin bir soluk alıyor:
- “Ben bu açılım olayının bayrağımızdan vazgeçmek olduğunu emin ol
4 gün öncesine kadar bilmiyordum”
Araya girip  “Ne oldu
4 gün önce” diyorum..
Mahmut Günkut:
- “Şehrimizde takımımız Kahramanmaraşspor’la Adıyamanspor’un maçı oldu”
Mahmut Bey devam ediyor:
- “Sabahattin bey bu maçta ne oldu biliyor musunuz?”
Kendi sorusunu kendi cevaplıyor:
- “Türk bayrağı yasaklandı.. Evet yanlış duymuyorsunuz, ayyıldızlı şanlı bayrağımızın şehrimizin stadına girmesi yasaklandı.”
Başkan, olmaz öyle şey diyorum...
Mahmut Günkut:
- “Olmaması lazım ama oldu, yaptılar bunu.. Bütün Kahramanmaraş buna şahittir. İşgal yıllarında Fransız gavurunun bile yapmadığını ya da yapamadığını bu iktidar yaptı.. Bayrağımızı bize yasakladı. Elinde bayrak olan Kahramanmaraşlı, polis tarafından stada sokulmadı ve insanların üstünde bayrak aramaları yapıldı.”
Peki ama neden?
Mahmut Günkurt:
- “PKK’lılara ve ağababalarına şirin görünmek için herhalde. Çünkü bu işin başka izahı yok. Şu işe bakar mısınız, şanlı bayrağımız artık suç unsuru muamelesi görüyor. Bunu yapan güya mukaddesatçı iktidar. Yazıklar olsun.. Ben de bunlara oy vermiştim. İçim acıyor Sabahattin Bey, içim acıyor.. Sütçü İmam’ın memleketinde bu olaydan sonra acı ve hüzün var.”
Telefonu kapatıyorum.
Cumhuriyetimizin 86. yılını kutladığımız bugün bu tabloyu ve çığlığı görmeyen gözlere, duymayan kulaklara armağan ediyorum!

Sabahattin ÖNKİBAR / Yeniçağ Gazetesi

[/QUOTE]
 
 Yeniçağın bu haberini hiç bir yayın kuruluşu sürmanşet yapamadı.Niye ? Hepsi satılmış ve kansız.
Varlığım , Türk varlığına feda olsun !
Yukarı
kyperan26 Liste gör
Usta Yazar


murat
Yaş: 43
Katılım: 07/Haz/2008
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1294
Direct Link To This Post Tarih: 02/Kas/2009 saat 23:36

'GDO'lu ürün yemiyorum demek mümkün olmayacak'

Resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren GDO yönetmeliğine karşı tepki büyüyor. Uzmanlar yasa çıkmadan çıkan yönetmeliğin zararları kamuoyunca henüz bilinmeyen GDO'yu tartışılmadan meşrulaştırdığını belirtirken, 'GDO'suz' ibaresinin yasaklanmasının ise ekolojik tarım yapmayı imkansız hale getireceğini vurguluyor. GDO'lu ürünlerin oluşturduğu sağlık risklerini doğrulayan bilimsel araştırmalara ise her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor

GDO NEDİR?

Bir canlının gen diziliminin değiştirilmesi ya da ona kendi doğasında bulunmayan bambaşka bir karakter kazandırılması yoluyla elde edilen canlı organizmalara "Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar", kısaca GDO adı veriliyor.
Bir canlıdan diğerine gen aktarımı, bir çeşit kesme,yapıştırma ve çoğaltma işlemi olup, genetik mühendisleri tarafından uygulanıyor. Aktarılacak gen önce bulunduğucanlının DNA sından kesilerek çıkarılıyor.Sonra vektör adı verilen taşıyıcı virüs ile bu gen DNA molekülüne yapıştırılıyor.
Frankeştayn Gıda olarak da nitelenen GDO'lar bugün kolera bakterisi geni taşıyan yonca, akrep geni taşıyan pamuk, tavuk genli patates,balık genli domates gibi gıdalar şeklinde karşımıza çıkıyor.
İnsanlık bugün doğal çeşitliliğe zarar vererek tür zenginliğinin yok olmasına yol açan GDO ların çeşitli yollardan yayılarak yeni Frankeştaynlar yaratma tehlikesiyle karşı karşıya.

GDO ÜRÜNLERİ SAĞLIĞIMIZI NASIL ETKİLER?

GDO'lu ürünlerin temel sakıncalarından biri de insan sağlığına karşı olumsuz etkileri. Uzmanlara göre, sağlık riskleri şunlar;
antibiyotiklere karşı dayanıklılık oluşması, gıda olarak kullanımda insan ve hayvanda toksik ya da allerjik etki yapması, doğrudan alım durumunda insan ve hayvan bünyesindeki mikroorganizmalarla birleşme ihtimali.
GDO'lu ürünlerin oluşturduğu sağlık risklerini doğrulayan bilimsel araştırmalara her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor. Örneğin, Brezilya fındığının bir genine sahip olan transgenik soya fasulyesi, fındığa alerjisi olanlarda alerjiye neden oluyor.
Rowett Enstitüsü'nde çalışan Arpad Pusztaria'nın son deneyleri GDO'larla ilgili yeni kuşkular ortaya çıkardı. Sözü edilen çalışmada, genetik yapısı değiştirilmiş patateslerin fareler için toksik olduğu, bağışıklık sisteminde bozukluklar, viral enfeksiyonlar gibi birçok etkileri olduğu ortaya çıktı. Genetiği değiştirilmemiş patateslerle beslenen fareler gayet sağlıklıydı. Sonraki deneyler toksikliğin gen transferi yöntemiyle ilgili olduğunu ortaya çıkardı.
Bir başka deney, besinler yoluyla aldığımız yabancı DNA'nın hücrelerimize taşınabileceğini ortaya çıkardı. Yakın zamana kadar DNA'nın bağırsaklarımızda sindirilebileceği düşünülüyordu. Ancak deneyler durumun aksini kanıtladı. Bakteriyel bir virüsün DNA'larıyla beslenen farelerde bağırsak boyunca yaşayabilen ve kana karışabilen büyük virüs DNA'sı parçaları bulundu. Alınan DNA'lar lökositlerde, dalak ve karaciğer hücrelerinde de görüldü ve virüs DNA'sının fare genomuna yerleştiği kanıtlandı. Hamile farelere yedirilen virüs DNA'sı, ceninin ve yeni doğmuş yavruların hücrelerine geçtiği de belirlendi.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&Date=&ArticleID=962340

Bunların dışında ürünlerin neredeyse tamamı dışarıdan geliyor. bunların içinde Domuz geni içeren ürünlerin olup olmayacağı hakkında bilgilendirme nasıl yapılacak örneğin. çünkü ürünlerin hiç birinde GDO'suz üründür veya GDO içeren üründür ifadesine yer verilmeyecek. Küçük bir ayrıntı belki ama...






Yukarı
Curva_Eses Liste gör
Usta Yazar


Mert
Yaş: 33
Katılım: 16/Haz/2008
Online Durum: Offline
Mesajlar: 3711
Direct Link To This Post Tarih: 04/Kas/2009 saat 17:33
Akıllara zarar bir olay
ESKİŞEHİR’de 17 yaşındaki S.E.’nin tecavüzüne uğrayan, yetiştirme yurdunda kalan aynı yaştaki E.K.'nın alıkonulduğu evde dünyaya getirdiği bebeği 2 bin TL karşılığında alıp nüfusuna geçirdiği öne sürülen 38 yaşındaki Gülseren Sarıoğlu ortadan kayboldu. Bebeği yazdığı bir mektupla 80 yaşındaki eşi Hüseyin Sarıoğlu’na bırakıp kaçan kadının yakalanmasına çalışılıyor.

Eskişehir Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı 100’üncü Yıl Kız Yetiştirme Yurdu’nda kalan E.K., bir yıl önce tanıştığı S.E. ile bir eve gitti. İddialara göre S.E., E.K.’ya burada tecavüz etti. E.K., karnının büyümesi üzerine yurt görevlileri tarafından geçen Şubat ayında Eskişehir Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne götürüldü. Yapılan muayenesinde hamile olduğu anlaşılan S.E. yurt yetkilileri tarafından Eskişehir Kadın Sığınma Evi’ne gönderildi. E.K. ile ilişkiye giren S.E. de 20 Şubat 2009 tarihinde yakalanıp tutuklandı.
İddialara göre E.K. kaldığı sığınma evinden izin alarak alışveriş yapmak üzere dışarı çıktığında S.E.’nin yakınları olan 60 yaşındaki Güldare Ökten, 47 yaşındaki evli olan kızı Sevgül Aktaş ve 30 yaşındaki oğlu Karaca Ökten tarafından kaçırılıp Kurtuluş Mahallesi’ndeki bir eve götürüldü. 3 aylık hamileyken kaçırılan E.K. 23 Ağustos 2009 tarihinde zorla alıkonulduğu evde doğum yaparak bir bebek dünyaya getirdi. Bebek Güldane Ökten, Sevgül Aktaş ve Karaca Ökten tarafından çocukları olmayan 38 yaşındaki Gülseren Sarıoğlu’na 2 bin TL karşılığında verildi. E.K. ise 10 Ekim 2009 tarihinde zorla alıkonulduğu evden bir fırsatını bulup kaçtı. Polise giden E.K. olayı anlatarak şikayetçi oldu. E.K. kendisinin bir erkek bebek dünyaya getirdiğini söyledi. Polisler Güldane Ökten, Sevgül Aktaş ve Karaca Ökten’i yakaladı.

DNA TESTİ YAPILACAK

Gözaltına alınan ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan Güldane Ökten ile kızı Sevgül Aktaş ve oğlu Karaca Ökten, E.K.’nin evlerinde kendi isteği ile kaldığını ve erkek değil bir kız bebek dünyaya öne sürdü. 3 şüpheli bebeği Gülseren Sarıoğlu’na verdiklerini söyledi. Şüphelilerin ifadesi doğrultusunda bebeği satın aldığı öne sürülen Gülseren Sarıoğlu gözaltına alındı. Sarıoğlu suçlamaları kabul etmeyerek bebeğin kendi çocuğu olduğu ve nüfusuna geçirdiğini söyledi. Bebekten, Gülseren Sarıoğlu’ndan, bebeğin babası olduğu belirtilen S.E. ve yetiştirme yurdunda kalan E.K.’den alınan kan örnekleri DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Bebek ise DNA testinin sonuçları gelene kadar Gülseren Sarıoğlu’na verildi.

BEBEĞİ SATIN ALAN KADIN KAYIP

Emniyet Müdürlüğü yetkilileri Gülseren Sarıoğlu’nun dün yazdığı bir mektupla bebeği eşi Hüseyin Sarıoğlu’na bırakıp kayıplara karıştığını belirtti. Hüseyin Sarıoğlu, polisi arayarak eşinin mektubunda bebeği 2 bin TL karşılığında başkalarından satın aldığını yazdığını bildirdi. Eve gelen polisler bebeği Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı çocuk yuvasına teslim etti, kayıplara karışan Gülseren Sarıoğlu’nun yakalanması için de çalışma başlattı. Bir Emniyet yetkilisi, “Yurtta kalan kız, erkek bebek dünyaya getirdiğini söylüyor. Bu bebek ise kız. Bebeğin anne ve babası DNA testinin sonuçlarında belli olacak” dedi.

Kaynak: Hürriyet
ESKİŞEHİRSPOR & BORUSSIA DORTMUND
Yukarı
labtek0626 Liste gör
Yazar

UZAKLAŞTIRILDI

nuri
Yaş: -
Katılım: 25/Haz/2008
Yer: ankara
Online Durum: Offline
Mesajlar: 136
Direct Link To This Post Tarih: 04/Kas/2009 saat 18:18
Alıntı yapılan serhattunga

AKP, Fransız'ın yapamadığını yaptı ve Maraş'ta Türk Bayrağını yasakladı!

Telefonda Mahmut Günkut var.   
O kim mi?
Kahramanmaraşspor’un Başkanı.
Mahmut Bey başarılı bir işadamı.
Siyasi bir kimliği de yok!
Herkese aynı mesafede!
Kürt açılımı girişimine başlangıçta destek veren bir isim.
Öyle ki Türklerle Kürtler kardeştir mesajını vermek için Zahospor’la başkanı olduğu Kahramanmaraşspor arasında dostluk maçını yaptırmıştı.
İşte böyle bir isim dün telefonda zerre mübalağa etmiyorum sinirinden ve üzüntüsünden ağlıyordu.
Niçin mi?
Onu kendisinden
dinleyelim:
- “Sabahattin Bey kahroluyorum. Kahır içindeyim!...”
Araya girmeme fırsat vermeden devam ediyor:
- “Ben ki Kürt açılımından bir şeyler uman biriydim. Ben ki bu açılımla anneler artık ağlamayacak diyen biriydim.. Meğer bütün o söylenenler yalanmış! Meğer aldatmışlar bizi”
Aldatanlar kim dememle konuşmasını sürdürüyor:
- “Kim olacak, açılımla analar artık ağlamayacak edebiyatını yapanlar.. Meğer bu iş istismar ve aldatmaca imiş. Bunu yaşayarak gördüm. Meğer bu Kürt açılımı hikayesi gerçekten bölünme ve ayrışma projesinin bir parçasıymış”
Mahmut Günkut derin bir soluk alıyor:
- “Ben bu açılım olayının bayrağımızdan vazgeçmek olduğunu emin ol
4 gün öncesine kadar bilmiyordum”
Araya girip  “Ne oldu
4 gün önce” diyorum..
Mahmut Günkut:
- “Şehrimizde takımımız Kahramanmaraşspor’la Adıyamanspor’un maçı oldu”
Mahmut Bey devam ediyor:
- “Sabahattin bey bu maçta ne oldu biliyor musunuz?”
Kendi sorusunu kendi cevaplıyor:
- “Türk bayrağı yasaklandı.. Evet yanlış duymuyorsunuz, ayyıldızlı şanlı bayrağımızın şehrimizin stadına girmesi yasaklandı.”
Başkan, olmaz öyle şey diyorum...
Mahmut Günkut:
- “Olmaması lazım ama oldu, yaptılar bunu.. Bütün Kahramanmaraş buna şahittir. İşgal yıllarında Fransız gavurunun bile yapmadığını ya da yapamadığını bu iktidar yaptı.. Bayrağımızı bize yasakladı. Elinde bayrak olan Kahramanmaraşlı, polis tarafından stada sokulmadı ve insanların üstünde bayrak aramaları yapıldı.”
Peki ama neden?
Mahmut Günkurt:
- “PKK’lılara ve ağababalarına şirin görünmek için herhalde. Çünkü bu işin başka izahı yok. Şu işe bakar mısınız, şanlı bayrağımız artık suç unsuru muamelesi görüyor. Bunu yapan güya mukaddesatçı iktidar. Yazıklar olsun.. Ben de bunlara oy vermiştim. İçim acıyor Sabahattin Bey, içim acıyor.. Sütçü İmam’ın memleketinde bu olaydan sonra acı ve hüzün var.”
Telefonu kapatıyorum.
Cumhuriyetimizin 86. yılını kutladığımız bugün bu tabloyu ve çığlığı görmeyen gözlere, duymayan kulaklara armağan ediyorum!

Sabahattin ÖNKİBAR / Yeniçağ Gazetesi

 
 Yeniçağın bu haberini hiç bir yayın kuruluşu sürmanşet yapamadı.Niye ? Hepsi satılmış ve kansız.
[/QUOTE]
el şeyiyle dünya evine girilmez eseliyim eskişehirliyim
Yukarı
 Cevapla Cevapla Sayfa  <1 4950515253 156>


Forum Kısayol Forum İzinleri Liste gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu sayfa 0,730 saniyede hazırlanmıştır