Eskişehirspor : 0 - Beşiktaş : 1

Dün adeta altyapı eksikliğimizin göz önüne seren, özellikle kulübeye yapılan transferlerin gelişigüzel, yapılmak için yapılmış olduğunu kanıtlayan bir maç izledik.

Yedeklere bakıyoruz. Altyapımızdaki oyuncular; Arda, Hüseyin? Bunların hangisine gözümüz kapalı, Beşiktaş maçında yedekten de olsa sahaya sürebiliriz diyebiliyoruz? Tamam Çarşamba günü 90 dakika maç oynamışlar, buna da kabulüm. Ama altyapıdaki oyunculara gereken şans veriliyor, ne de gelişimleri için bir çaba gösteriliyor.

Bunun yanında Selçuk örneğin. A2 takımında zorla forma giyiyor izlediğim maçlarda. Çok etkisiz, sakatlığından sonra aynı Lovrek gibi futbola adapte olamayanlardan. Belki geçen sene birazcık şans verilebilseydi, daha değişik olur muydu orası soru işareti. Bunun yanında, Veysel. Bu adam gelecek vaadeden bir adam mı, pek sayılmaz. Peki öyleyse A2'nde öylece oynasın diye mi tutuyorsun bu adamı? Eğer Veysel'e, "Tamam alalım." dediysen ve halen onu oyuna sokmakta tereddüt içindeysen, transfer anlayışında bir problem var demektir. Yani 24 tane futbolcu alacaksın, bunlardan maksimum 15-16 tanesi oynayacak, geri kalanları oynatmaya çekineceksin ve boşuna para ödeyeceksin. Buradaki mantığı aklım almıyor nedense.

Tüm bu transferler yerine altyapımıza destek çıksak biraz, kendi oyuncumuzu kendimiz yetiştirebilsek her şey daha farklı olmaz mıydı? Bazı arkadaşlar G.Antep'le, Kayseri'yle bizi karşılaştırmış. Ne eksiğimiz var demiş. Eksiğimiz apaçık ortada: Vizyon sahibi bir yönetim. Elinin altındaki taraftar potansiyelini harcayan bir yönetim. Gelecek vaadetmeyen oyuncularla sadece günü kurtarabilirsiniz. Altyapınız iyi olmadığı sürece, araştırma ekibiniz genç ve yetenekli oyuncuları bulup getirmediği sürece, sadece saman alevi gibi parlayıp sönen başarıları elde edebilirsiniz. G.Antep bulup getirdiği bir adamını 8 Milyon Euro'ya satıyor. Halen altyapısı adam kaynıyor. Yerine 20 yaşındaki adam çıkıyor korkmadan oynuyor. Bizim yönetimimizde bu vizyon var mı?

Burada Rıza Çalımbay'a da görev düşüyor. Biz ilk 5 falan istemiyoruz bu sene hocam. Günü kurtarma stratejisiyle bir yere varamayız. Göz boyama transferlerini bir kenera koyalım. Ligde kalalım, altyapımız olsun. Genç oyuncularımız olsun. Geleceğin temellerini atalım. Şu an Lig B'de düşmeme mücadelesi veren Sakaryaspor bile, halen Fb'nin altyapısına, bizim altyapımıza oyuncu verebiliyor. Biz neden yapamıyoruz? Tesislerimizi yaparak, "izleme ekibi" kurarak başlayalım. Bu taraftar 3. Ligi de gördü, Lig B'yi de gördü. Sabırsa sabır. Yeter ki geleceğimiz, temelimiz sağlam olsun. Ayaklarımızı sağlam basmanın tek yolu bu.

Kötü oynadık oynamadık, hoca iyiydi kötüydü, hakem şöyleydi böyleydi... orasını bilmem..
Bu maç bazı şeyleri gösterdi:

1) Ayaklarımız yere basacak! 3. lük 5. lik bilmem ne değil olay. Kendimizi bileceğiz.. Başarırız başaramayız orası ayrı.. Ama çok sağlam ciddi disiplinli olacağız...

2) Kaybettiğimiz ikinci maçı da kadro yetersizliğinden kaybettik. Yani biz bu maçı yedek kulübesinde kaybettik.

3) Özeleştiri yaptığımız sürece iyiye gideceğiz.yoksa durum iyi olmaz.

saygılar...

Maç öncesi tribünlerimizde ve kendi aramızda kavga ettiğimiz söyleniyor.

bu maçı kaybettiğimiz için kahroldum, ancak en çok da her mağlubiyet sonrası forumda mantar gibi biten ve leş kargalığını yaşam tarzı olarak bellemiş arkadaşları görmek beni daha da çok kahrediyor. yok rıza hoca maçı satmış, yok bilmem ne.. allah aşkına, alınan sadece bir mağlubiyet; o da bireysel hatalarla yenilen bir gol, eksik bir kadro ve iyi olmayan bir hakemin yüzünden.

Alıntı yapılan emrahblk_26 Alıntı yapılan kadirgulen Maç öncesi tribünlerimizde ve kendi aramızda kavga ettiğimiz söyleniyor. Doğruluk payı var mı? evet acıkta bır olay vardı mac öncesı ben tv den ızlerken gördum sebebı hakkında fıkrım yok. ama orda bayanlarda vardı. yakışı kalmayan bır goruntuydu.

olay bi arkadaşımın  biraz önünde olmuş sanırım biri dişi şimşeklerden birine girişmiş sonra o alandailerde girişene girişmiş çok fena dayak yemiş biriler ama