eskisehirspor.com Giriş Sayfası
Forum Forum > Diğer > Sohbet / Eğlence / Diğer Konular
  Aktif Konular Aktif Konular
  FAQ FAQ  Forum Arama   Takvim   Kayıt Kayıt  Giriş Giriş

Komik Resim,Yazı,Fıkra,Video

 Cevapla Cevapla Sayfa  <1 3435363738 56>
Yazar
Mesaj
  Konu Ara Konu Ara  Konu seçenekleri Konu seçenekleri
dentist Liste gör
Deneyimli Yazar


abdullah akpınar
Yaş: 44
Katılım: 02/Eyl/2007
Yer: Turkey
Online Durum: Offline
Mesajlar: 721
  Alıntı dentist Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 13:14

.Dert köşelerini erkekler yönetseydi   :))
> >
> >
> > Sevgili Erkan Ağabey..
> >
> > Bana yardımcı olursunuz diye size yazıyorum..
> > Geçen gece işe giderken kocamı her zamanki gibi evde TV
> > seyrederken
> > bıraktım. Arabamla daha 500 metre gitmedim ki motoru stop
> > etti. Hayli
> > uğraşıp çal ıştıramayınca kocamdan yardım almak
> > için eve geri döndüm.
> > Eve girince gözlerime inanamadım.. Kocam komşunun kızı
> > ile yatağımızda..Ben 32, kocam 34 yaşında komşunun
> > kızı ise 22..
> >  Biz 10 yıldır evliyiz.. Yakalanınca resmen çöktü ve
> >
> > itiraf etmek zorunda kaldı.. 6 aydır birliktelermiş..
> >
> > Ne yapmalıyım lütfen bana yardım eder misiniz?..
> > Sevgilerimle
> >
> > Ayşe..
> >
> >
> > Sevgili Ayşe;
> >
> > Hava soğuksa, hele bu tip kısa mesafelerde motor
> > ısınmadan bastıysan
> > arabalar genelde bunu yapar.
> > Kaputu aç yakıt borularına şöyle bir bak, ezilme,
> > çöküntü gibi bir şey varmı..
> > Manifolt bağlantılarını ve karbüratörü gözden
> > geçirt.
> > Eğer bunlar sorunu çözemezler ise sorun yakıt
> > pompasında olabilir. Bujilere yeterli benzin gelmiyordur.
> > (Araban tüplü mü benzinli mi dizel mi
> > yazmamışsın)
> >
> > Sanırım yardımcı oldum,
> >
> > Erkan ağabey'in.
eskişehirde yaşıyorum eskişehirsporluyum
Yukarı
CÜNEYT Liste gör
Deneyimli Yazar


CÜNEYT
Yaş: 44
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: ESKİŞEHİR
Online Durum: Offline
Mesajlar: 777
  Alıntı CÜNEYT Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 14:05

Önyargı- Sabit Fikirlilik


Bir köyde tek başına yaşayan hamile bir kadın, (çocuğu doğmadan önce kocası ölmüş) kendisine arkadaş olması açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik kadının yanından bir an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan olmasada, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar.
Tek başına tüm zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak zorunda kalır.  Gelincik ile bebek evde yanlız kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir. Eve geldiğinde gelinciği ve kanlı ağzını görür. Anne çıldırmışcasına gelinciğe saldırır ve onu oracıkta öldürür. Tam o sırada içerideki odadan bebek sesi duyulur. Anne odaya yönelir ve odada beşiği, beşiğin içinde bebeği ve bebeğin yanında parçalanmış olan yılanı görür.
Toplumumuzda yaşanan sorunların ana nedenlerinden biri, insanların yeterli bilgiye sahip olmadan olayları yorumlamasıdır.
Önyargı, aşağıdaki gibi tarif edilebilir;
Bir kimseyle veya herhangi bir şeyle ilgili olarak, belirli bir olaya, duruma, ya da görmeye dayanan, önceden edinilmiş kanıya varmak, veya bir kişinin herhangi bir konuda yeterli kanıta dayanmayan, olumlu ya da olumsuz yargısı.
Önyargıya görsel olarak bir örnek verelim.
Aşağıdaki fotoğrafa iyi bakın, ilk baktığınızda ne görüyorsunuz?...


Bir çalılık üzerinde oturan kurbağa değil mi?
Ne kadar da ön yargılısınız. Bakın resim belli bir süre sonra hareket ediyor, ne imiş?
Bir at başı...
Demek ki; "hayatta hiç bir şey göründüğü gibi olmayabilirmiş“, ne dersiniz?
Önyargısız olan kişiler, yaşama farklı gözle bakabilen kişilerdir. Ne zaman bir olaya önyargıyla yaklaşacak olursanız, kurbağa'nın at başına dönüşebileceğini hiç unutmayın.
Önyargısız ve yargısız infazlardan uzak bir dünya dileğiyle.
 
 
 
eğer çözemiyorsanız resmi farklı kaydedip öle bakabilirisiniz. öyle anlayabilirisiniz. :)
 
NE BİR İNAT NE BİR HEVES HERŞEYİM SENSİN ES-ES
Yukarı
CÜNEYT Liste gör
Deneyimli Yazar


CÜNEYT
Yaş: 44
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: ESKİŞEHİR
Online Durum: Offline
Mesajlar: 777
  Alıntı CÜNEYT Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 14:21
Yaşanmış Hikayeler;

Kalp ameliyatı oldum. 4 ay rapor aldım ve bu 4 ayın sonunda rapor paramı almak için Fatih SSK'ya gittim. Klasik bir şekilde eksik evrakları parti parti söyledikleri için 3 gün uğraştım ve büyük gün geldi. Param hesaplanıyor. Bankodayım, sorular geldi :
- Hastanede yattın mı ?
- Herhalde abi, dedim, henüz evlerde kalp ameliyatı yapamıyorlarmış.
Hiç yorum yapmadı ve 2. soruya geçti :
- Çıktın mı peki? Ve ben dumur...
- Hayır, hala akşamları işten sonra yatmaya hastaneye gidiyorum. Ve kafamı duvarlara vurduracak soru geldi.
Espri bile anlamaktan aciz bu adam sordu :
- İstanbul'da kimsen yok mu yahu. Niye hastanede kalıyorsun ki hala? 
  


Geçen gün aksam vakti dolmuşta gidiyorum, arkadan teyzenin biri bağırdı :
- 'Evladım şu sarı kamyonetin yanında indiriver.'
Dolmuş şoförü dumur olmuş bir vaziyette:
- İyi de teyze, o kamyonet hareket halinde, nerde duracağını nerden bileyim... 



Geçen sene Hava Harp Okulunun sınavı'na gitmek için Bursa Terminali'nde otobüsümü bekliyordum.
Bu arada ilginç bir olaya tanık oldum. Adamın biri karısını İstanbul'a yollamak için bir otobüs firmasından bilet almıştı.Fakat otobüs firması adama ayırdığı bileti başkasına satmış. Adamda bu sinirle gişede görevli olan memura şu şekilde bağırıyordu:
- 'Hepinizi şikayet ederim ben onu bunu anlamam. Karımı! .ike .ike götüreceksiniz Istanbulaaaaa... 



Şimdi arkadaşımla Taksim'de takılıyoruz. Bir adam ağlayan çocuğunu susturmaya çalışıyor. Yanında da bir polis var; sonra adam çocuğa dedi ki:
- 'Sus yoksa seni polise veririm.'
Yandaki polis de bir dellendi:
- 'Lan geri zekalı, biz adam mı yiyoruz da bize veriyon çocuğu? 



Bir gün İzmir' de belediye otobüsünde gidiyoruz arkadaşlarla. Bizim arkadaş boş
yer buldu ve oturdu. Sonraki durakta da eli bastonlu yaşlı bir amca geldi.
Arkadaş da kıllığına adama yer vermedi. Adam o arkadaşın oturduğu koltuğun yanına geldi ve ayakta arkadaşın yer vermesini bekliyor. Fakat arkadaş yerini vermedi.Neyse adamcağıza da yazık, bastonu otobüs hareket ettikçe bir o tarafa bir bu tarafa kayıyor. Arkadaş dayanamadı ve yaşlı amcaya :
- 'Amca bastonun ucuna lastik takarsan kaymaz' dedi.
Adam şöyle baktı, sonra;
- 'O lastiği zamanında baban taksaydı şimdi sen olmazdın, ben de orada oturuyor olurdum' deyince bütün
otobüs koptu.
Arkadaş o gün bu gündür belediye otobüsüne binmez. 



Bir gün arkadaşla dolmuş bekliyoruz. Üst geçit var ama kendi halinde bir kadıncağız yaya kırmızı yanarken caddeden geçmeye çalışıyor. Üst geçidin altında beklemekte olan polis
otosundan şöyle bir anons yapılıyor:
- Hanım nireeee, hanım nireee?
Teyzeden cevap:
- Eltimgileee, beyimin haberi var. Sana ne kiii...

NE BİR İNAT NE BİR HEVES HERŞEYİM SENSİN ES-ES
Yukarı
esesim-26 Liste gör
Usta Yazar


EsesLi Onur
Yaş: 35
Katılım: 06/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2653
  Alıntı esesim-26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 16:02
süperrr yaaa cüneyt abi ellerine saglık Big%20smile
ESKİSEHİRSPOR
Yukarı
yenirakı 26 Liste gör
Usta Yazar


volkan
Yaş: 45
Katılım: 02/Eyl/2007
Yer: açığın ortası
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1154
  Alıntı yenirakı 26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 19:16
GüLdüren MiniBüs YanLışLıkLarı
İstanbul'dayiz... Dolmuşa bindik dolmuş doldutam kalkıcak elemanın biri
açtı kapıyı. İçerde tıkış tıkış oturmuşuz önde 3 kişi arkada 4 ... Eleman
hala bir umut sordu:
- Kaptan yer var mı?
Şoför de arkasını dönüp cevap verdi:
- Bilmiyorum üst kata bi bak bakalım...

Arkadaki aksi teyze öndeki uzun saçlı delikanlıya seslenir:
- Kızım şurdan bir kişi uzatır mısın?
- Ben kız değilim!
- Amaaaan ne bileyim kız mısın dul musun uzat işte.

Yolcu müsait bi yerde inmek ister ama dili sürçer:
- Şoför bey mübarek bi yerde inebilir miyim?
- Şu ilerdeki caminin önünde bırakayım teyze seni...

Oğlum bu Eminönü'nden geçer mi?
- Yok teyze biz Taksim'e çıkıyoruz.
- Hah tamam oğlum siz gidin ben gelmeyeceğim.

Yolcu:
- Abi Heykel'e çıkıyo mu?
Şoför:
-Yok abi yanından geçiyo.

Eve gitmek üzere Bakırköy dolmuşu bekliyordum. Sigaramın kalmadığı aklıma
gelince önünde durduğum Tekel bayiine girecekken minibüs geldi. Apar topar
bindim. Şoföre parayı uzatıp
- Bir Monte Carlo' dedim! Adam birkaç saniye yüzüme bakıp:
- Abi bu Bakırköy'e gider' diye cevap verdi! İşte o an benim ve şoförün
bittiği andı.

- Mükemmel bir yerde inebilir miyim?
Yolcunun kafası karışık sanırım kendisi de dolmuşdakilerle birlikte güler
söylediğine şoför kadını indirirken:
- Buyrun size layık değil ama!

Yolcu müsait bi yerde inmek ister ama dili sürçer:
- Müsait bi yerde iner misiniz?
Şoför:
- Niye sen mi kullancan???

Rumeli-Hisarüstü otobüsüyle Taksim'e doğru gidiyoruz. Adamın biri
Beşiktaş dolaylarında gayet aceleci bir tavırla:
- Kaptan orta kapıyı rica edebilir miyim?
Bizim şoför olaya hakim:
- Tabi abi ayıp ettin. Al götür senden kıymetli mi...


Pek dolu olmamasına rağmen minibüs hareket etmek üzereydi. Tam o anda kavga
ettikleri her hallerinden belli olan iki arkadaş minibüse
bindi.Birbirlerinin yüzüne bile bakmıyorlardı. Çocuklardan biri şoföre
parayı uzattı:
- Abi bir öğrenci bir de hayvan alır mısın?


sevdan bir ateş
k.no:0601
bedava bilete hayır.............
Yukarı
yenirakı 26 Liste gör
Usta Yazar


volkan
Yaş: 45
Katılım: 02/Eyl/2007
Yer: açığın ortası
Online Durum: Offline
Mesajlar: 1154
  Alıntı yenirakı 26 Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 14/Eki/2009 saat 19:32
Bir daha çay içmeyiz

Bir Amerikalı, bir Ingiliz ve bir Iraklı kahvede oturmuş çay içiyorlarmış. Amerikalı çayını bitirince bardağı havaya firlatmış, silahını çıkarıp bardağa ateş edip parçalayıp şöyle demiş.
Bizde bardaklar o kadar ucuzdur ki biz Amerika'da aynı bardakla iki kere çay içmeyiz" demiş.
İngiliz de bunun üzerine çayını bitirip bardağı havaya firlatmış ve ates ederek bardağı parçalamış.
- "Bizim Ingiliz kumsallarında bardak yapacak cam için o kadar çok kumsal vardır ki, aynı bardakla iki kere çay içmeyiz" demiş.
Bunun üzerine Iraklı da buz gibi soğukkanlı bir şekilde çayını bitirmiş, bardağı havaya firlatmış, silahı çekip Amerikalı ve İngiliz'i vurup öldürmüş.
- "Bağdat'ta bu İngiliz ve Amerikalilar'dan o kadar çok var ki, biz aynı adamlarla iki kere çay içmeyiz" demiş.

sevdan bir ateş
k.no:0601
bedava bilete hayır.............
Yukarı
Cumhuriyet Liste gör
Usta Yazar


Serkan
Yaş: 36
Katılım: 06/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 8369
  Alıntı Cumhuriyet Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 16/Eki/2009 saat 01:24
“Tugay, vurursa gol olur, vuruyoooor, aut…” (Bülent Karpat)

“Ben ona dırdırın kralını yaparım, ama lisanına hakim değilim.” (Ahmet Çakar, Lucescu’ya çatarken)

“Değişik bir yerden gireyim sana…” (Erman Toroğlu, Şansal Büyüka’ya)

“Walsh ikinci yarı çok etkisiz, kendisini oyunda hiç göremiyorum…” (Can Bartu, Beşiktaş maçını yorumluyor; ancak Walsh devre arasında oyundan çıkmıştır)

“Bir Fransız bir Alman’dan, bir Türk ve bir İngiliz takımlarının maçında özür diliyor.” (Ümit Aktan, Manchester United-Galatasaray maçında Cantona Stumpf’a yaptığı faulden sonra özür dilerken)

“Dokunuşu, vuruşu, şut orta karışımı vuruş şutu…” (Şansal Büyüka)

“Bu akşam değerli konuklarımızın yanında çok daha değerli iki konuğumuz var…” (İlker Yasin)

“Süper Lig’de ilk altı takımda altı takım var…” (Rıdvan Dilmen)

“O üçlüğü yemeseydik Amerika’yı yenerdik di mi Batur Abi?” (Murat Kosova)

“Özellikle yukarıdan yağmur yağınca…” (Lig TV muhabiri, FB-BJK maçından önce yağmurun yukarıdan yağdığını belirterek bizi aydınlatıyor)

“Uğur çek ordan benim şeyimi!!” (Şansal Büyüka, ekrandaki küçük görüntüsünden bahsediyor…)

Skor değil spor yazarı!
Adnan Aybaba: Delgado müthiş bir gol attı.
Serhat Ulueren: Golü gördün mü ki?
AA: Serhat, sen güzel goldü, uzaktan vurdu dedin ya.
SU: Ya yalan söylediysem.
AA: Sen yalan söylemezsin Serhat
Gökmen Özdenak: Yazını yazdın mı sen Adnan?
AA: Yazdım. Ben skor yazarı değilim. (Telegol)

“Efendim.. Eeeee… Hakan’ın şeyi yok…” (Hıncal Uluç)
“Bizi izleyenler kitlesel insanlar…” (Ziya Şengül)
“Oğuz’u bırak nadasa, bir yıl gözükmesin…” (Ahmet Çakar)
“Fatih Terim arkasını boş bırakmasın, doldururlar…” (Ömer Çavuşoğlu)
“Bu pozisyon, pozisyon icabı bir pozisyon…” (Erman Toroğlu)
“Sayın Şengül, lütfen cetrefilli cetrefilli konuşmayın…” (Ahmet Çakar)
Ziya Şengül ve Ahmet Çakar Telegol programında feci kapışır; Çakar, Ziya Şengül’e bir daha ‘abi’ demeyeceğini iddia eder, bir hafta sonra: Abi, sözünü balla kesiyorum…” (Ahmet Çakar)
Güntekin Onay: Hocam, peki burada faul var mı?
Ahmet Çakar: Tabii, bu sabaha kadar kırmızı kart!!!

Adnan Aybaba: Maçın içinde yapılması gereken değişiklikleri hissedip bunu alacaksın. Bu meziyet bende var. Ne gülüyorsun?
Serhat Ulueren: Gülmüyorum.
AA: Pratik zeka yani! Anlatabildim mi?
SU: Tebrik ederim.
AA: Zico’da, Gerets’de, Tigana’da bendeki şu pratik zeka yok. (Telegol)


“Girerse basket olacak…” (Murat Kosova)
 Gaza gelen spiker!
“Faul, faul!! Yok ya, faul değilmiş, sanırım ben gaza gelmişim…” (Murat Kosova)
“Bugün baktım gazetelere kimse yazmamış, ben de yazmamışım…” (Haşmet Babaoğlu)
“96′lı yıllar ne güzeldi…” (Vedat Okyar)
Kazım Kanat: Görüşlerine katılıyorum.
Ahmet Çakar: Saçmalıyor muyum? Görüşlerime katılıyor musun?
KK: Saçmalıyorsun… (Santra)

“En sevdiğim futbolcu şu panço denilen oğlan, pançu mu o…” (Ömer Çavuşoğlu)
“İbrahim’i boşaltmaya çalışıyoruz…” (Murat Kosova)
“Eee, tabi sevgi olayı Ercan…” (İtalyan hakem Collina oyundan çıkan Hagi’nin elini sıkınca Tanju’nun Ercan Taner’e ettiği laf)
“Hocam sıcak giriyor…” (Şansal Büyüka, yeni yaptırdığı dişlerinden ağzını kapayamayan Erman Toroğlu’na)
“You… Without ball, shut up!!!” (Fatih Terim rakip futbolculardan birine sesleniyor)
“Milli takımımıza resmen büyüsüz bir değnek değmiş durumda…” (Murat Kosova)
Abidin Aydoğdu, Danimarka-Fransa maçını anlatırken, Zidane koşarken topa basar ve düşer: “Evet Zidane’dan fantastik hareketler…”
Ömer Üründül: Vay vay vay vay vay…
Spiker Yalçın Çetin: Hem de ne vay! (BJK-Gençlerbirliği maçında bir pozisyondan sonra)

“Beşiktaş bu akşam bir golu üç puanla aldı!” (Ercan Taner, “Beşiktaş üç puanı bir golle aldı” demek istiyor)
Yanlış karar veren hakemi seyirciler protesto eder: “Bu dünyadaki en yalnız insanlar hakemlerdir sevgili seyirciler, bu dünyanın her yerinde böyledir.” (Ümit Aktan)
“Ve Michael Jordan bugün futbolu bıraktı!!!” (SkyTürk spor haberleri sunucusu)

FIFA kapansın!
Ziya Şengül: Benim yorumuma göre, goldü o.
Adnan Aybaba: Kitapta kural var, kitaba göre faul.
ZŞ: Ben o kitaba da inanmıyorum.
AA: Olur mu abi? O zaman Ziya Abi’nin kuralı olur.
ZŞ: Ben bu kuralı kabul etmiyorum. Kimmiş bu aksiyon alanını belirleyen?
AA: FIFA belirliyor.
ZŞ: FIFA’yı da tanımıyorum. Ben bu kurala karşıyım, böyle bir kuralı kabul etmiyorum.
Serhat Ulueren: Ben de ofsayta karşıyım o zaman!.. (Telegol)

“Bu saç modeliyle annemin elmalı pastasını andırıyor…” (Murat Kosova, NBA’de siyahi bir basketçiyi bir şeylere benzetmeye çalışıyor)
8-0′lık İngiltere maçında 5. ya da 6. golden sonra Abidin Aydoğdu: “Evet sayın seyirciler İngilizlerin bir atağını daha gol yiyerek savuşturduk…”, “Vay anasını sayın seyirciler, bir gol daha yedik…”
8. golden sonra: “Evet sayın seyirciler, maç bitti hâlâ gol yiyoruz. Olacak iş değil…”

Vallahi, daha bitmedi…

Diyosun!

Ümraniye’de patron benim, ben ne dersem o olur.

(Beşiktaş Futbol Şube Sorumlusu Celal Kolot)

Tanımıyor musun?

Ne yaptığını bilmez bir garip adam. Song’a küsüyor. Ya sen kimsin de Song’a, Galatasaray’ın futbolcusuna küsüyorsun?

(Aziz Üstel – Futbolmania, CNNTürk)

Tabii tabii 2!

Engin Verel futbol okulunda 46 tane talebem var. Onlardan daha iyi biliyoruz biz bu işi.

(Engin Verel – 3. Devre, Kanal D)

Toroğlu’nun aklı!

Silah çekmişsen herkese ateş edeceksin. Yoksa çekmeyeceksin.

(Erman Toroğlu – Maraton, Lig TV)

İzledik Abi!

Dünkü maçı çok dikkatli izlediniz mi?

(Turgay Şeren – Akşam)

Hay hay!

Alex’e gelince “şayet sakat değilse” transferi yenileyin, ama sezon sonunda yanına sakın Brezilyalı transferi yapmayın, çünkü Dünya Kupası’nda ve son
Portekiz-Brezilya maçında gördük. Artık Brezilya’nın tribüne hoş gelen ve hazırlık paslarıyla ağır aksak oynanan şov havasında futbolu Avrupa’da geçmiyor.
Agresif, sert ve prese dayalı oyun düzeni beğeniliyor. Bu nedenle bundan sonra yapılacak transferlerde örneğin Çekler, Polonya ya da Afrikalı oyuncuları araştırmanızı öneriyorum.

(Hulki İlgün – Fanatik)

Aferin sana!

Biz Zico’ya yaptık kadroyu, Samandıra’ya gönderdim ben. Rica etti, Zico’ya gönderdim.

(Sinan Engin – 3. Devre, Kanal D)

Kim ne imiş?

Ahmet Çakar: İkimizden biri psikopat, ben sana söyliyeyim. Hiç debelenme!
Gürcan Bilgiç: Kimin ne olduğu belli hocam.

(Santra – ATV)

Belli, Türkçe gitmiş!

Beyler üçünüze birden teessüf ederim. Beni, çok birden, sinirlerimi kaldırdınız.

(Ahmet Çakar – Santra, ATV)

Özlü söz 66!

Nazar değmedi nazar çarptı.

(Ali Sami Alkış – Star)

Yukarı
Kaan Liste gör
Usta Yazar


Kaan
Yaş: 29
Katılım: 11/Nis/2009
Online Durum: Offline
Mesajlar: 2051
  Alıntı Kaan Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 16/Eki/2009 saat 17:34
5 kişilik bir ailenin en küçük üyesi ve 4 yaşında olan Ali‚
Annesinden öğrendiği gibi‚ her gece uyumadan önce;
"Allahım sen annemi‚ babamı‚ dedemi‚ ablamı koru" diye dua edermiş.
Bir gün babası yatak odasına giderken‚ kapı arasından oğlunun dua ettiğine
rastlamış‚
Çocuk herkesi saymış‚ dedesini unutmuş; Dede´ye ertesi gün otobüs çarpmış‚
ölmüş...
Aradan 2 ay geçmiş‚ Baba yine odasına giderken oğlunu dua ederken görmüş‚
Çocuk yine herkesi saymış ama bu sefer de Ninesini unutmuş; Ertesi gün Nine
kalp krizi geçirmiş‚ ölmüş...
Adam şokta....
Aradan yine 2-3 ay geçmiş‚ Baba yine odasına giderken oğlunu yine dua
ederken görmüş‚
Çocuk bu seferde Babasını unutmuş‚Baba bunu duyunca‚çok korkmuş‚ ertesi gün
ölmemek için elinden geleni yapmış‚
kaza felan olmasın diye çok dikkat etmiş.
Akşam olmuş‚ adam daha ölmemiş‚ eve gelmiş‚ eşine
- Hanım‚ ben yokken sıradışı bişey oldumu?" diye sormuş
eşi de
-Yoo bişey olmadı‚ sadece bizim apartmanin SÜTÇÜSU ölmüş
Yukarı
Cumhuriyet Liste gör
Usta Yazar


Serkan
Yaş: 36
Katılım: 06/Haz/2008
Yer: Eskişehir
Online Durum: Offline
Mesajlar: 8369
  Alıntı Cumhuriyet Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 16/Eki/2009 saat 21:07
Koca Kafalar - Baba Haber Bülteni

Aşk-ı Memnu dizisinin oyunuTongue Gülmek garantidirLOL

http://siteniz.org/2009/10/koca-kafalar-baba-haber-bulteni-ask.html
Yukarı
köfteci Liste gör
Usta Yazar


Hüsnü Önkol
Yaş: 65
Katılım: 01/Ağu/2007
Yer: Germany
Online Durum: Offline
Mesajlar: 10327
  Alıntı köfteci Alıntı  CevaplaCevapla Direct Link To This Post Tarih: 18/Eki/2009 saat 02:44
"Ertuğrul Özkök ile Ahmet Hakan’ın umreye gitmelerinin hemen ardından melekler, Allah’a şu soruyu sormuşlar: ’Yarabbi! Ertuğrul Özkök ve Ahmet Hakan kulunuz umreye gittiler... Bu umre ziyaretini, Ertuğrul Özkök ve Ahmet Hakan kulunuzun sevap hanelerine yazalım mı?" Yüce Yaratan bu suale şöyle cevap vermiş: ’Yazmayın... O ’off the record’dur’ der..."
NOT: Günümüzde yaygın bir şekilde kullanılan "Off the record", bir gazetecilik tabiridir... "Kayıt dışı" demektir... Gazetecinin kaynağıyla yaptığı görüşmede, kaynağın "yazılmamak kaydı" ile anlattıklarına denir...
 
 
Not:Yazi Hürriyet Gazetesinden alintidir.....
Kral hem ciplak,hem gerzek...
Yukarı
 Cevapla Cevapla Sayfa  <1 3435363738 56>


Forum Kısayol Forum İzinleri Liste gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50
Copyright ©2001-2008 Web Wiz

Bu sayfa 0,480 saniyede hazırlanmıştır