Krizi beklerken !!!!!

 

  Erkan Bey sağolsun emek vermiş, güzel bir tasarruf listesi hazırlamış. İyi hoş da bizim ülkemiz için mi yoksa kriz eşiğinde ki yoksul ülkeler için mi hazırlamış orasını pek anlayamadım..

 

  Oysa ülkemiz için bu tasarruf listesi herhalde sözkonusu olmamalı. Şayet olsaydı bu iktidar necip halkımızın yüksek oy oranlarıyla tek başına iktidar olamazdı.  Ülkede huzur, mutluluk, para, üretim 8 yıldır gani.

 

  Görmüyormusunuz civanım tayyip şu ülke mutluluğu için 8 yılda ne hale geldi. Nankör olmayalım benzinin 4  lira olması bile umurumuzda mı? Yollar araçlardan geçilmiyo. Simitçinin elinde bile İnternet erişimli cep telefonu. asgari ücretli, emekli hiç bukadar mutlu olmuşmuydu?

  İhracat gelirlerimiz misli misli artmış, turizm gelirleri rekor üstüne rekor kırıyor, cari açık diye bir şey lügatımızdan çıkmış, gelirlerimiz giderlerimizi sollamış neredeyse "NİRVANA" ya (mutluluğun zirvesi) ulaşmışız  ERKAN BEY' de sağolsun hiç üşenmemiş, oturmuş tasarruflaar genelgesi yayınlamış... 

 

  Ona diyorum ki; Hadi ordan Erkan Bey!!!  Sanki 2. Dünya Savaşının kıtlık yıllarındayız..

 

  Sabah' ın, Haberturk' un, Akşam'ın, Zaman'ın, Yeni Şafak'ın, Vakit' in bilumum matbuatın anlı şanlı, derin vukuf sahibi ekonomi yazarlarını okuyalım da nasıl  7 düvele bir kez daha meydan okuduğumuzu  öğrenelim ve şeamet tüccarlığını bırakalım....  Çünkü bizler  Muhteşem Sülüman'ın (Hürrem öyle diyo) ahfadıyız..

 

 

 

 

 

 

bundan 3 hafta önce ford otosan'ın metal iş sendikasına ait olan ankaradaki büyük anadolu oteline 3 günlüğüne eğitime gitmiştim..ekonomi-tüketici hakları-kalite gibi bazı temel eğitimler aldık..ekonomi dersini ünlü eski radikal gazetesi yazarı şimdi dünya gazetesinde yazan,uğur civelek vermişti..nerdeyse yukarıda yazdığın tüm kanulara değindi.sadece türkiyenin değil tüm dünyayı bekleyen ciddi bir krizin varlığından bahsetti.özellikle amerikanın tarihinin en önemli kriz sürecini yaşadığını,bankaların bir bir batmaya başladığını ve bu krizin etkilerini fazla hissettirmemek için bol bol para bastığını söyledi..amerikanın hızla ilerleyen ekonomik krizinin,dünya genelinde çok ciddi etkiler yaratacağını buna mukabil kendi halkının bekası için oraya buraya saldıracağını dahi idaa etmişti..

 

dünya genelinde kötüye giden ekonominin halklara pek hissettirilmediğinin,sürekli pembe tablo çizlierek herşeyin güllük gülistanlıkmış gibi gösterildiğinden bahsetti..özelikle türkiyede,bankaların kredi ve kredi kartı dağıtmak için adeta yarışa girdiğini,insanları elindeki parası bir yana dursun olmayan paralarını bile harcatmak için adeta birbirleriyle yarıştıklarını söyleyerek bu konuda tuzağa düşmememiz için adeta bize yalvardı adam..sonunuz felaket olur amann dedi..

 

biliyorsunuz ki bankalar da dış ülkelerden krediler alıyor..onların kredi alabilmesi,kredi kartı kullanan müşteri sayıları ile doğrudan orantılıdır..kredi kartı kullanan ne kadar çok müşterisi varsa dış ülkelerden alacağı kredi miktarı da o derece yüksektir..bu yüzdendir ki,işi olsun olmasın-ödeyecek durumu olsun olmasın-fakir yada zengin sokatan geçen vatandaşa kredi kartlarını koşulşuz şartsız dağıtıyorlar..

 

önceden süper marketlerde sadece küçük alışveriş sepetleri olurdu.sonra o sepetler biraz daha büyüdü.en son nerdeyse bir araba bagajından daha fazla hacime sahip tekerlekli arabalar konulmaya başlandı..yapılan bir araştırmada insanların alışveriş sonrasında kasada sırada beklerken birbirlerinin aldığı ürünlere baktıkları,arabasını az dolduranların eziklik hissi yaşarken,arabasını ağzına kadar dolduranların da ayrı bir havalara girdikleri tespit edilmiş :)

 

sürekli alışverişe ve para harcamaya zorlanıyoruz..paran yoksada kartın var.sürekli borçlandırılarak,olmayan paramızı,kazanmadığımız ve ilerleyen aylarda çalışıp kazanacağımız paraları şimdiden harcamak için zorlanıyoruz..bir süpermarkete gidin,mesela alt tarafı un-şeker-süt gibi temel gıda maddesi alacaksınız.bakın bakalım o maddeler nerede..marketin en dip tarafındadır genelde..siz o gıda maddelerine ulaşmak için onlarca stand ve reyonu geçmek zorunda bırakılıyorsunuz,yüzlerce etiketle göz göze geliyor,ihtiyacınız olmayan bir şeyi bile o an ucuz diye almaya yönlendiriliyorsunuz..

 

eğer bir ülke ekonomik olarak kötüye gidiyorsa ve ileride çok ciddi sonuçlar doğuracaksa,bu kesinlikle halka belli edilmez.rakamlar-istatistikler-dış borç-milli gelir sürekli görülmek istendiği gibi gösterilir..bu yüzden vatandaş ileride helak olmak istemiyorsa kendi önlemini kendi almak zorundadır..bu konuyla ilgili olarak uğur civelek derste çok güzel bir örnek vermişti..farzedin dedi,biz bu otelde 500 kişiyiz ve burada mahsur kaldık..ve yine farzedin hergün helikopterle 400 kişilik yemek geliyor..gelen yemek mahsur kalanlara yetmeyeceği gibi,hergün git gide azalacak..fakat dedi tüm bu olup biteni sadece 10 kişi biliyor..diğerlerinin mahsur kaldığından bile haberi yok..sizce dedi bu 10 kişi bildiklerini diğerleri ile paylaşır mı??

paylaşmaz..dahası kendi geleceğini düşenerk aç kalmamak için diğerlerinin arasına nifak sokar-onları birbirine düşürür.kimin payını gaspetsem diye planlar yapar..inanın şu an yaşadığımız dünya harfiyen böyle..insanlar birbirine düşürülüyor.aç kalmamak için yaşamak için bir başkasının hakkı gaspediliyor,etnik köken çatışmaları din-dil-ırk mezhep çatışmaları ile sürekli insanlar arasına nifak sokuluyor..bunların hepsi birer oyun.kimsenin dinle dille mezheple bir alıp veremediği olamaz karnı doyduğu müddetçe..ama birileri altını oyacak ve o üzerine oynanan insanlar tuzağa düşecek ki birilerinin işleri olsun..

 

gidişat iyi değil..dünya genelinde bir kriz var ve her ülke kendi halkından saklıyor bunu..amerika ve avrupa ciddi ciddi hissetmeye başladı bunu ve dahada hissedecek..bizde...