''Bursa taraftarı küme düşmelerinin faturasını Beşiktaş’a değil, Ankaragücü’ne çıkarsın. Çünkü o sezonun son maçını Akçabat ile oynayan ve ilk yarıyı 2-0 önde tamamlayan Ankaragücü maçı 3-2 kaybederek Akçabat’ın kümeda kalmasını sağladı. Eğer Ankaragücü maçı 2-0’dan vermeseydi bu durumda Akçabat küme düşecek ve de Çaykur Rize, Beşiktaş’ı yenmesine rağmen Bursaspor kümede kalabilecekti. Beşiktaş’a kabahat bulunuyor ama Ankaragücü’ne bulunmuyor. Bu durum neden dikkate alınmıyor da Beşiktaş üzerinden prim yapılmaya çalışılıyor''

Bu sözü sarf eden kişinin kardeş Ankaragücü camiasıyla Bursaspor arasında ki karşılıklı sevgi ve saygıya dayalı muhabbeti provoke etmeye çalıştığını anlamamak için biraz şapşal olmak gerekir.
BJK'nın bahse konu maçta şike yaptığı inkarı kabil değilken, sanki şike gibi yüz kızartıcı bir fiile karışan bunlar değilmiş gibi kafa bulandırma girişimleri elbette maksatlıdır.
BJK'lı bir yöneticinin üstü kapalı bile olsa; ''biz muvazaya karışan futbolcularla yolumuzu ayırdık'' demesi başlı başına itirafken, tüm bunları yok sayarak zeytinyağı gibi üste gayreti gösteren birinin; mutlaka vicdanı nasırlı, şerefi hasarlı, dilinin yılan dili gibi çatallı olması gerekir.
Sebeb oldukları iğrenç fiilin failleri olarak utançtan insan içine çıkamaz hale gelmesi gerekenlerin meseleyi çarpıtarak, mesulleri başka mahfellerde arama çalışmalarına aklı selim sahibi hiç bir futbolsever itibar etmeyecek, bu komik iddiayı ciddiye almayacaktır.
Türk spor kamuoyunun gözü önünde gerçekleşen şikeyi inkara saparak, meseleyi farklı platforma çekmeyi amaçlayıp hiç günahı olmayan kurumlara çamur atma çabaları vicdan sahibi hiç bir kimsenin dikkatinden kaçmayacak, provokasyon gayretleri karşılığını bulamayacaktır.
Bursaspor taraftarı şikeden beslenen karanlık zihniyetli kişi ve kurumun kimliğini asla tereddüte düşmeyecek ölçüde tanımakta, bilmektedir.
Şikeye tenezzül ederek asırlık mazilerine ihanet edenlerin bundan sonra söyleyecekleri hiç bir söz ve davranış, yeşil- beyez renklere gönül vermiş taraftarı etkilemeyecek, şikecilere duyduğu iğrenmenin derecesini azaltamayacaktır.
Kara formalı, kara vicdanlı malüm kurumun yandaşları kendilerini affettirmek istiyorlarsa, açık açık özür dilemeleri gerekirken, aksine tutum takınarak kardeş iki taraftar gurubu arasında fitne çıkarma çabaları gözlerden kaçmamakta, yeni senaryolar kurgulayarak karanlık gayeler peşinde oldukları açıkça görülmektedir.
Provakosyondan medet umarak çıban başı yaratma girişimleri Türk futboluna hizmet etmeyeceği gibi, bu ilkelliğe tenezzül ve tevessül edenlerin küçüklüğü bir kez daha ıspatlanmış olacak, kendileri hakkında beslediğimiz kanaatimizi güçlendirecektir.
Bataklığa düşenin çırpındıkça çamura gömülmesi gibi, şikeci izlenimini silmek adına saçma sapan gerekçelere sığınanların insani değerlerini yitirmesi, karakterlerinden ödün vermesi, bireysel ve hatta kurumsal haysiyet kaybına sebep olmaları kaçınılmazdır.
Çamurdan medet umarak etrafa çamur sıçratmayı tercih edenlerin akıbeti o çamurda ilelebet kalmalarıdır.
Çirkefin çirkefi doğurduğu gibi, bu karanlık giysili karanlık amaçlı insanlarında çirkefte mesken tutmaları dikkat çekicidir.
Bursaspor taraftarı olarak bizlerin; çamurda yatarak, etrafa çirkef sıçratanlara verilecek bir tek cevabımız vardır:
Kapkarasınız, çamursunuz, çirkinsiniz, çirkefsiniz...
Biz size inanmayız, şikecinin sözüne güvenmeyiz, sizlerle muhatap OL- MA-YIIIIIIZ..

Ümit İpekçeker

 

sadece eses sadece 26....