|
Vatan İçin ! |
Cevapla | Sayfa <1234 5> |
Yazar | |
esme_deli26
Deneyimli Yazar Erol Yaş: 36 Katılım: 08/Şub/2008 Yer: Turkey Online Durum: Offline Mesajlar: 751 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 22:55 |
Bu konuyu her platforma taşımak gerekir aslında.Bu gün duyduğumda çok sinirlendim.Bebek katillerinden özür dilemek moda oldu. |
|
İki kılıç sesi duyupta korkanları,karşılaştıkları ilk zorlukta birbirini(takımını)satanları asla anmaz TARİH...
Yaşıyor Savaşıyoruz...KIZILCIKLI |
|
kesdal
Usta Yazar mehmet kesdal Yaş: 61 Katılım: 01/Ağu/2008 Yer: istanbul Online Durum: Offline Mesajlar: 1496 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 23:02 |
Oyladım. |
|
Oyun bitince,şah da piyon da aynı kutuya konur.
|
|
şimşek65
Usta Yazar YILDIRAY Yaş: 58 Katılım: 31/Tem/2007 Yer: Turkey Online Durum: Offline Mesajlar: 1543 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 23:12 |
bende
|
|
Narin
Deneyimli Yazar Selahattin Yaş: 74 Katılım: 31/Tem/2007 Yer: Turkey Online Durum: Offline Mesajlar: 359 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 23:13 |
Emperyalizmin Türkiye üzerine oyununu ortaya koyan Ermenistan’ın ilk Başbakanı Kaçaznuni’nin tarihi konuşmasıntan kesitler: “Bu konuşma Ermenistan'nın ilk Başbakanı Kaçaznuni'nin 1923'te parti konferansında sunduğu tebliğ metni olarak Mehmet Perinçek tarafından Rus arşivlerinde bulunmuş ve Kaynak Yayınları tarafından kitap olarak yayınlanmıştır. Bildiğim kadarı ile su anda İngilizce ve Fransızca olarak ta yayınlanmış, Almanca çevirisi de bitirilmiş olabilir. Daha bir kaç dile çevrileceğini de biliyorum. Hatta İsçi Partisi bu kitabi Avrupa'da parlamenterlere gönderiyor. Umarım devlette ya da sivil toplum örgütlerinde birileri akıl eder de böyle bir kitabı her dilde çevirip tüm dünya yayın organlarına, AB meclisi üyelerinin ev adreslerine, sivil toplum kuruluşlarına, kitapçılara, kütüphanelere gönderirler. Önemli olan dünyanın bilmesi.” Türklere biz savaş açtık. Uluslararası faaliyet gösteren Ermeni lobilerinin sözde soykırım iddiaları, Ermenistan'ın ilk Başbakanı Ovanes Kaçaznuni tarafından yalanlandı. Kaçaznuni'nin 1923 yılında Bükreş'te yapılan Ermeni meselesi ile ilgili Taşnak Partisi toplantısında sunduğu rapor gerçekleri bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Kaçaznuni'nin Osmanlı döneminde yaşananları anlattığı kendi imzasını taşıyan rapor, Türk Hava Kurumu (THK) tarafından Rusça'dan Türkçe'ye tercüme edilerek kitap haline getirildi. Kitapta yer alan bilgiler Türkler'in Ermeni soykırımı yaptığı iddialarını kesin bir dille yalanlarken, kitap Türkiye genelindeki bütün kütüphanelere ulaştırıldı. Kaçaznuni'nin yakın tarihe ışık tutan belge niteliğinde sözlerinin yer aldığı kitap, Ermenilerin Osmanlı İmparatorluğu'na karşı nasıl bir ihanet içinde olduklarını da gözler önüne serdi. Yıllarca sözde soykırıma uğradıklarını iddia eden ve dünya kamuoyunu baskı altına almaya çalışan Ermenilerin bütün tezlerini çürüten ilk başbakanları, 128 sayfalık raporunda şu çarpıcı ifadelere veriyor: 1914 sonbaharında, Türkiye henüz savaşan taraflardan birine katılmadığı dönemde, Güney Kafkasya'da büyük gürültü içinde ve enerjik biçimde Ermeni gönüllü birlikleri oluşturulmaya başlandı. Sadece birkaç hafta içerisinde Ermeni devrimci Taşnaksutyun Partisi hem bu birliklerin kurulmasına hem de Türkiye'ye karşı gerçekleştirdikleri askerî operasyonlara aktif biçimde katıldı. Türklere karşı ayaklandık. Barışı sabote etmek için savaştık bile. Artık hepimiz Türkler’in düşmanı olan İtilaf devletlerinin kampındaydık. Türkiye'den "denizden denize Ermenistan" talep etmekteydik. İtilaf devletlerinin ordularını Türkiye'ye göndermeleri ve hâkimiyetimizi temin etmeleri için Avrupa ve Amerika'ya resmî çağrılar yaptık. Nihayet şu da var ki, var olduğumuz sürece aralıksız olarak Türkler'le savaştık. Öldük ve öldürdük. Artık, Türklere ne gibi bir güven telkin edebiliriz ki? Gerçekleri göremedik Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya'ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Türklere karşı ayaklandık ve savaştık. Sevr Antlaşması gözümüzü kör etmişti. İsyanımızın temelinde İtilaf devletlerinin bize vadettiği büyük Ermenistan hayali vardı. Ama biz hiç bir zaman devlet olamadık. Türkiye Ermenistan'ı diye bir devletin hayalden öte olmadığı gerçeğini göremedik. Biz Ermeniler kayıtsız şartsız Rusya'ya yönelmiş durumdaydık. Herhangi bir gerekçe yokken zafer havasına kapılmıştık. Sadakatimiz, çalışmalarımız ve yardımlarımız karşılığında Çar hükümetinin Ermenistan'ın bağımsızlığını bize armağan edeceğinden emindik. Aklımız dumanlanmıştı. Biz kendi isteklerimizi başkalarına mal ederek, sorumsuz kişilerin sözlerine büyük önem vererek, kendimize yaptığımız hipnozun etkisiyle, gerçekleri anlayamadık ve hayallere kapıldık. 1915 yaz ve sonbahar döneminde Türkiye Ermenileri zorunlu bir tehcire tâbi tutuldu. Türkler ne yaptıklarını biliyorlardı ve bugün pişmanlık duymalarını gerektirecek bir husus bulunmamaktadır. Bu yöntem en kesin ve uygun olanıydı. Kızgınlık ve korku içinde bulunan biz Ermeniler, 'suçlu' arıyorduk ve bu suçluyu Rus Hükümeti ve onun kalleşçe politikaları olarak belirledik. Siyasal açıdan olgunlaşmamış ve dengesiz insanlara özgü bir şaşkınlık içinde, bir uçtan diğerine savrulmaktaydık. Rus Hükümeti'ne karşı dünkü inancımız ne denli körü körüne ve temelsizse, bugünkü suçlamalarımız da o denli körü körüne ve temelsizdi. Siyasal bir parti (Taşnaksutyun) olarak biz, meselemizin Rusları ilgilendirmediğini ve onların gerektiğinde cesetlerimizi çiğneyerek geçip gidebileceklerini unutmuştuk. Barış teklifini reddettik 1914-1918 yıllarında emperyalistlere karşı savaşlarında bozguna uğrayan Türkler, direnerek iki yıl içerisinde tekrar kendilerine geldiler. Yeni genç ve milliyetperver duygularla hareket eden bir nesil ortaya çıkarak, Anadolu'da kendi ordusunu yeniden organize etmeye başlamıştı. Türkiye'de millî bilinç ve kendisini savunma içgüdüsü uyanmıştı. Onlar küçük Asya'da istiklâllerini hiç olmazsa bir şekilde temin edebilmek için Sevr Antlaşması'na askerî güçle karşı koymak zorundaydılar. Bizim bu dönemde barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. Çok geçmeden sınırlarımıza askerî operasyonlar başladığında, Türkler bizimle bir araya gelmeyi ve görüşmelere başlamayı teklif ettiler. Biz ise onların bu teklifini geri çevirdik. Bu büyük bir hataydı. Bu, görüşmelerin kesinlikle başarıyla sonuçlanacağı anlamına gelmezdi ama bu görüşmelerde barışçı bir sonuca ulaşma ihtimâli vardı. "Kaderden şikayet etmek ve felaketlerimizin sebeplerini kendi dışımızda aramak acıklı bir durumdur. Bu bizim (hastalıklı) millî psikolojimizin karakteristik bir özelliğidir ve Taşnaksutyun Partisi de bundan kaçamamıştır. Sanki uzak görüşlü olmamız bir kahramanlıktı, çünkü isteyen herkes, Fransızlar, İngilizler, Amerikalılar, Gürcüler, Bolşevikler tek kelimeyle bütün dünya bizi kolayca aldattı, atlattı ve ihanet etti. Oysa bizler safça bu savaşın Ermeniler için yapıldığına inandırılmıştık." Osmanlı'dan, Akdeniz'e uzanan bir Ermenistan talep ettik. Derhal gönüllü birlikleri oluşturduk, Türklere karşı ayaklandık ve savaştık. İsyanımızın temelinde İtilaf Devletlerinin bize vadettiği Ermenistan hayali vardı, gerçeği göremedik. |
|
ES ES TÜRKİYEDE TEKSİN
|
|
zawur
Deneyimli Yazar yasin dincar Yaş: 40 Katılım: 22/Ağu/2007 Yer: Turkey Online Durum: Offline Mesajlar: 939 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 23:24 |
1 oy da benden
|
|
CoBaiN26
Yazar emir Yaş: 39 Katılım: 22/Tem/2008 Yer: eseskişehir Online Durum: Offline Mesajlar: 67 |
Alıntı Cevapla Tarih: 17/Ara/2008 saat 23:30 |
Ceddim ermeni soykırımı yapsaydı 1 tane ermeni olmazdı şimdi.
|
|
Dağlara çıkcagız..hepinizi bulacagız..namluyu dayayıp.. kafanıza sıkacagız,
Kanınızı akıtıp bizim olan dağlara intikam intikam İNTİKAM yazacagız!!! |
|
küçükDOĞAN
Deneyimli Yazar TAMER Yaş: 39 Katılım: 16/Ağu/2007 Yer: ESKİŞEHİR Online Durum: Offline Mesajlar: 521 |
Alıntı Cevapla Tarih: 18/Ara/2008 saat 00:19 |
BU UNUTULUR MU? (Unuttuk Maalesef…)
********
Birinci Dünya Savaşı'nda İngilizlere, 150 bin askerimiz esir düştü. Bu askerlerden bir kısmı da Mısır'ın İskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı'na Hapsedildi.
********
Kampın tam adı, 'Seydibeşir Kuveysna Osmani Useray-I Harbiye Kampı' idi. Bu kampta, 1918'de Filistin Cephesinde esir düşen 16. Tümen'in 48. Alayı'na bağlı Osmanlı Askerleri Tutuluyordu.
********
12 Haziran 1920'ye kadar Iki yıl boyunca Her türlü işkence, eziyet, ağır hakaretler ve aşağılamaya maruz kaldılar.
********
İnsanlık dışı muamelenin nedeni ise Ermeniler idi…
********
Kamptaki, Türkçe bilen Ermeni tercümanların Yalan yanlış çevirileri ve kışkırtmaları nedeniyle, kampların İngiliz komutanları, azılı Türk Düşmanı haline gelmişlerdi.
********
Savaş bitmişti. Ancak, Kamptaki ağır koşullar nedeniyle ölenler dışındaki askerleri Teslim etmek, İngilizlerin işine Gelmiyordu. Çünkü, olası yeni bir savaşta, Bu askerlerin Yeniden karşılarına çıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, İngilizlerin beyinlerine işlenmişti.
********
Çözüm Toplu katliamdı… Askerlerimiz, Mikrop kırma bahanesiyle, süngü zoruyla Dezenfekte havuzlarına sokuldu. Ancak; Suya normalin çok üzerinde 'krizol' maddesi katılmıştı.. Mehmetçik, Suya daha ayağını soktuğunda, aşırı krizol maddesi nedeniyle haşlanıyordu. Ancak, İngiliz Askerleri, dipçik darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarına izin vermiyorlardı.
Mehmetçikler, Bellerine kadar gelen suya başlarını sokmak istemediler. Ancak, Bu kez İngilizler havaya (başlarının üzerine) ateş etmeye başladı. Askerlerimiz, ölmemek için, çömelerek başlarını suya soktular. Ancak, başını Sudan kaldıran artık göremiyordu. Çünkü gözleri yanmıştı…
********
Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleri de fayda etmedi Ve 15 000 (15 bin) askerimiz kör oldu. Bu vahşet, 25 Mayıs 1921 tarihinde TBMM.' de görüşüldü. Milletvekilleri Faik ve Şeref Beyler Bir önerge vererek, Mısır'da esirlerin Krizol banyosuna sokularak, 15 bin vatan evladının gözlerinin kör edildiğini, Bunun faili olan İngiliz doktor, Garnizon Komutanı ve Askerlerin cezalandırılması için, TBMM' nin teşebbüse geçmesini istediler.
********
Ancak, Yeni kurulan devletin bin türlü derdi vardı. Ağır sorunlarla uğraşan TBMM' de Bu hesap sorma işi Unutuldu gitti. Ama onlar Unutmuyorlar…
Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp, dünya kamuoyuna Sunuyorlar.
En üzücü olanı da Malum birilerinin, Bu karalama kampanyalarına çanak tutması…
********
ERMENİLER SOYKIRIM YAPILDI DİYE DÜNYAYI AYAĞA KALDIRIYOR. BİZİM TARİHİMİZDEN HABERİMİZ YOK.!!!
|
|
NAM-I DEĞER ESKİŞEHİR
|
|
olumune_eses
Usta Yazar ÜNAL Yaş: 53 Katılım: 06/Haz/2008 Yer: ESKİŞEHİR Online Durum: Offline Mesajlar: 4252 |
Alıntı Cevapla Tarih: 18/Ara/2008 saat 00:22 |
Bende oyladım. Bu aydın gözken kişiler okadar karanlık insanlarki işte onlar vatan hainleridir onlar bu vatanın ekmeğini yiyip bu vatana ihanet eden kişilerdir. bu kişileri şiddetle kınıyorum ve bu vatan topraklarında gezip suyunu içip bayrağının altında yaşayıp bu bayrağa saygızlık yapan sözde aydınlar yazıklar olsun size allah topunuzun belasını versin sizin sanırm sizde ermenisiniz galiba. yazıklar olsun siz gibi karanlık kişilere sözde aydınlar...
|
|
https://twitter.com/olumune_eses
|
|
es_emre26
Usta Yazar E.A. Yaş: 34 Katılım: 02/Ağu/2007 Yer: in dibi Online Durum: Offline Mesajlar: 8432 |
Alıntı Cevapla Tarih: 18/Ara/2008 saat 01:43 |
Şu anda Kanal D'de genç bakış programındada siteyle ilgili afiş açıldı...
|
|
Felsefe;'S'evinmek'İ'çin'S'evmedik!
http://www.felsefesis.com |
|
serdareses
Usta Yazar serdar Yaş: 36 Katılım: 16/Oca/2008 Yer: ESKİŞEHİR Online Durum: Offline Mesajlar: 1361 |
Alıntı Cevapla Tarih: 18/Ara/2008 saat 05:49 |
bende verdim oyumu bu serefsiz vatan hainlerinden fazla olmalıyız
|
|
KI KI KIZILCIKLI...
|
|
Cevapla | Sayfa <1234 5> |
|
Forum Kısayol | Forum İzinleri You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot create polls in this forum You cannot vote in polls in this forum |